ELEŞTİRİ Nasıl Yapılmalı?
---
Cübbeli gibi hocaları sürekli eleştiren beylerimiz, yolsuzluğu meşrulaştıran fıkıhçı müsveddelerine ciddi bir tepki vermediler.
NİÇİN ACABA?
---
Bazı ilahiyatçılar ve din
uzmanları; Yolsuzluk fetvalarıyla havuz oluşturulmasını meşrulaştıran, böyle
bir rezillikte bulunarak ülkemizi, milletimizi, dinimizi, ahlakımızı,
düşüncemizi, bilimimizi, yani herşeyimizi kirleten sahtekar din ulamasına karşı
hiçbir ciddi tepkide bulunmadılar.
Buna karşılık; ağaca çaput
bağlama gibi bir olayı, cübbeli gibi hocaların vaazlarını, yahut bir tarikatın
mensuplarından sıradan bir insanın hatalarını duyunca DÜNYAYI AYAĞA
KALDIRDILAR, KALDIRMAYA DEVAM EDİYORLAR.
İŞTE bu gözlem ve
tespitlerden sonra; PEK ÇOK İLAHİYATÇININ ve din uzmanının GÖRÜŞLERİNİN ve
ELEŞTİRİLERİNİN CİDDİYE ALINMAMASI GEREKTİĞİ KANAATİNE ULAŞTIM.
---
Sıradan bir vatandaşın veya dini gruba mensup birinin yaptığı hataları eleştirmekten usanmayanlar, HAVUZ FETVACILARINA hiçbir şey demediler
---
Hakiki ve sahih din aliminin
en önemli vasıflarından biri, gerektiğinde, GÜÇLÜ'ye karşı DİRENMEK ve HAKİKATİ
HAYKIRMAKTIR.
Hırsızlara ve hırsızlığın
kuramcısı havuz fetvacılarını karşı şu ana kadar bir tek kelime etmeye cesaret
edemeyen EZBERCİ AHLAK FUKARASI BİLGİNİMSİLER, hala HAKİKİ DİN YORUMUNDAN ve
İSLAM'dan bahsediyorlar
---
Emeviler, Abbasiler, Osmanlılar hakkında AĞZA ALINMAYACAK KÜFÜRLER SAVURANLARI, ortalıkta göremez olduk. NİYE KAÇTILAR?
---
TARİHTE YAŞAMIŞ, nesilleri
kesilmiş, savunucusu kalmamış kişi, grup, siyasetçi, bilim adamı ve din
yorumcularını eleştirirken ZEKALARI ÇOK PARLAK GÖRÜNEN BEYLER, yaşadıkları ülke
ve zamanda olup bitenleri değerlendirmeye gelince hemen GÜÇLÜ'nün yanında yer
alıp sağa sola küfürler ediyorlar.
Çünkü, Güçleri ÖLEN İNSANLARA
yetiyor
Çünkü ilkesizler
---
YAŞADIĞI ZAMANIN GÜÇLÜ'lerini, itibarlılarını, siyasetçilerini ve bilginlerini ELEŞTİRİMEYENLER'in BİLGİ ve DÜŞÜNCELERİNE İTİBAR ETMİYORUM
---
Şuradan ilan edeyim ki:
YAŞADIĞI ZAMANDA; siyaset,
bilgi, düşünce, sanat, iktisat, felsefe, dini bilimler gibi alanların
büyüklerine ELEŞTİRİ YÖNELTEMEYENLER'in görüşlerine ve değerlendirmelerine her
zaman şüpheyle yaklaşıyorum; onların benim NAZARIMDA, İTİBARLARI ÇOK AZDIR,
GÖRÜŞLERİNİN İSE DİKKATE ALINIR TARAFI YOK DENECEK KADAR DÜŞÜKTÜR
Dolayısıyla, pek çok kişinin
el üstünde tuttuğu bazı kişilerin benim
gönlümde NOKTA KADAR DEĞERİ YOKTUR, yazıları okunmaya değmez, konuşmalarını
dinlemek vakit kaybıdır.
ÖLÇÜMÜZ ŞUDUR: Bizim
görüşlerine, yazılarına, konuşmalarına ve eleştirilerine itibar edeceğimiz
kişiler, AHLAK İLKELERİNE RİAYET ETMELİ ve YİĞİT OLMALIDIRLAR.
Ödlek, ilkesiz, ahlaksız
ve şahsiyetsiz bireylere, onların konuşmalarına ve yazılarına ayıracak vaktimiz
yoktur.
---
Benim ELEŞTİRİ anlayışım da
yukarıda yazdıklarımın parçasıdır. ELEŞTİRİ, EN YAKIN ÇEVREDEN EN UZAK ÇEVREYE
DOĞRU AÇILMALI. Kendisini, çevresini, mensup olduğu çevreyi eleştiremeyenlerin
ÖTEKİ gördüklerine yönelttikleri eleştirilerin fazla bir değeri yok
---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.