5 Ocak 2015 Pazartesi

TÜRK DİNİ TARİHİ'ni ÇOK İYİ BİLMELİYİZ


TÜRK DİNİ TARİHİ'ni ÇOK İYİ BİLMELİYİZ

Samimiyetle bir dini gruba mensup olan HAKİKİ DİNDAR ve HAKİKİ MÜ'MİN dostlarım beni bağışlasınlar:

TÜRKİYE'de DİNİ GRUPLARA MENSUP KİŞİLERİN EN AZ BİLDİKLERİ alanlardan BİRİ, ülkemizin DİNİ TARİHİ'dir. Halbu ki Türk Dini Tarihi'ni en çok onlar bilmelidirler, bu konuda en çok onlar mesai harcamalıdırlar, düşünce tarihimizin en önemli dallarından biri olan bu alanda en çok onlar yatırım yapmalıdırlar.

Bu alanı ihmal ettikleri için, şimdiye kadar hemen hemen her dini grubun başına onlarca BELA GELDİ, GELİYOR, GELMEKTE, GELECEK. Buna rağmen, dini gruplara mensup olanlar bir türlü akıllarını başlarına alıp hiç olmazsa DOSTLARINI ve DÜŞMANLARINI TANIMAK İÇİN Türk Dini Tarihi sahasında adam yetiştirmiyorlar, bu alanda okumuyorlar, bu alanda arşiv oluşturmuyorlar. Dolayısıyla dostlarını da tanımıyorlar düşmanlarını da. Hatta, her dönemde aynı hataları defalarca tekrar ederek kendilerine de, halkımıza da, ülkemize de yazık ediyorlar.

Ülkemizde faaliyet gösteren dini grupların son onbeş-yirmi yılda biribirleriyle ve siyasetçilerle ilişkileri, adeta 'tıpkısının aynısı' denilebilecek biçimde tarihte örneği görülen ilişkilere benzemektedir. Hatalar aynı, ilişkiler aynı veya benzer, suçlamalar da birbirine çok benziyor, hatta ve hatta suçlama yönelten failler bile aynı veya onların ardılı olan bireyler.

Bunu görebilmek, bunu farkedebilmek ve bunu anlayabilmek için Türk Dini Tarihi'ni bilmek değil, yutmak gerekir. Örnek vereyim: 12 Eylül 1980'den önceki yaklaşık yirmi yıl'ın en önemli dini gruplarından biri olan SÜLEYMANCILAR (Süleyman Hilmi Tunahan Hazretlerinin talebeleri)'a yöneltilen suçlamalar nelerdi acaba?

Süleymancılara şunlara benzer suçlamalar yöneltiyorlardı:

-Ülkemizin MİLLİ BİRLİK ve BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMAK;

-Devletin otoritesini zedelemek;

-Aralarında ŞİFRELİ BİR BİÇİMDE İŞARETLEŞEREK GİZLİ ÖRGÜT GİBİ ÇALIŞMAK;

- İSLAM DİNİ'nin uygun görmediği bir biçimde Tarikat Şeyhlerini yüceltmek;

-Devlet'in RESMİ DİN EĞİTİMİ ve ÖĞRETİMİ KURUMLARI'nın otoritesini sarsarak FESAT ÇIKARMAK;

-Kendilerine mahsus ve kendilerinin belirlediği program çerçevesinde din eğitimi ve öğretimi vermek;

Yıllarca bu gibi suçlamalarla SÜLEYMANCILAR YIPRATILDI; onlara olmadık iftiralar atıldı, bu saydıklarımdan başka onlar hakkında onlarca ve yüzlerce yalan uyduruldu. Nihayet, 12 Eylül'ün generallerini kandırarak Süleymancıları TASFİYE ETMEYE ÇALIŞTILAR, en azından gücünü azaltmaya ve meşruiyetini zedelemeye çabaladılar. Belirli bir ölçüde başarılı da oldular. PEKİ BU TASFİYE HAREKETİNE ÖNCÜLÜK EDENLER KİMLER İDİ, KİMLER ETKİN ROL ALDILAR BU İŞTE?

SÜLEYMANCILAR'ı tasfiye etmeye çalışan, onlar hakkında akla hayale gelmedik yalanlar uyduran, nihayet bu tarikatı (:Tarikat kolunu) 12 Eylül 1980'de MİLLİ GÜVENLİĞİMİZİ TEHDİT EDEN UNSURLARDAN BİRİ OLARAK İLAN ettiren, yıllarca onlara saldıranlar ve saldırtanlar KİMLER İDİ?

El Cevap: Son aylarda FETHULLAH GÜLEN'e ve FETHULLAH GÜLEN CEMAATİ'ne saldıranlar ve bu Cemaat'a akla hayale gelmedik iftiralar atan bireyler ile Süleymancılar'a iftira atanlar ve onları tasfiye etmeye çalışanlar AYNI KAYNAK'tan BESLENMEKTEDİRLER.

Bu kaynak, İMAM HATİP OKULLARI'nı/Liselerini ve önce Yüksek İslam Enstitüleri'ni, sonra ise İlahiyat Fakülteleri'ni ARKA BAHÇE OLARAK SEÇEN, bu istikamette yatırım yapan, bunun için yıllarca bu eğitim-öğretim kurumlarını çiftlik gibi kullanmaya çalışan, belirli bir ölçüde de başarılı olan, KÖKÜ DIŞARDA besleme DİNDARIMSI SİYASAL İSLAMCILIK'tır.

Süleymancılar'ın gücünü kırıp onlar yerine BİRİCİK DİNİ TEMSİLCİ HALİNE GELMEK İSTEYEN, bunun için elinden geleni yapan, bu amaçla devlet yöneticilerini onlar aleyhine kışkırtan, yine bu amaçla onlara HER İFTİRAYI ATAN, dindarımsı besleme SİYASAL İSLAMCILAR'ın kimler olduğunu merak mı ediyorsunuz?

Bunların kimler olduğunu, nerelerde konuşlandıklarını, hangi ünvanları kullandıklarını, hangi vakıfları, dernekleri, fakülteleri ve imam hatip okullarını üs olarak seçtiklerini anlamak zor değildir. Biraz çevrenize bakınız, konuşmaları ve yazılanları biraz dikkatlice inceleyiniz bunların kimliklerini hemen tespit edeceksiniz.

SÜLEYMANCILIK'ın tarihi ve onlar hakkındaki suçlamaların seyrini takip edince şunu görürüz: ONLARA YÖNELTİLEN SUÇLAMALARIN BÜYÜK KISMI İFTİRA İMİŞ; yalan söylemişler onlar hakkında; devletin gücünü kullanan bazı bireyler, TAMAMEN YERLİ BİR DİNİ GRUBU HEDEF OLARAK SEÇMİŞ ve ONLARA ALÇAKÇA, ŞEREFSİZCE, NAMUSSUZCA ve ADİCE HER TÜRLÜ İFRİTAYI ATMIŞ.

Zaman bize bunu gösterdi. Şu ana kadar BİR TEK, EVET EVET BİR TEK SÜLEYMANCI'nın VATAN HAİNİ, DİN DÜŞMANI, FESAT ÇIKARICI, DEVLET DÜŞMANI, YABANCI UŞAĞI, ÜLKE BÖLÜCÜSÜ olduğu ispat edilemedi; bunu ispat edemediler. Aksine, bu gruba mensup olan insanların dürüstlükleri, dine ve ülkeye bağlılıkları herkesçe müsellem hale geldi. (Bu cümleleri okurken lütfen benim hiçbir dini gruba mensup olmadığımı hatırlayınız). PEKİ, Süleymancılar hakkında yüzlerce iftira atanlar ve onları Milli Güvenliğimize en büyük tehditlerden biri diye sunanlar utandı mı, hiç yüzleri kızardı mı? Hayır utanmadılar, hayır haya etmediler, zerre miktarı sıkılmadılar.

Ne kadar gariptir ki, Süleymancılar'a iftira atanlar, onlara tuzak kuranlar ve onları tasfiye etmeye çalışanlar yine sahnedeler. Bazıları eski tüfek, bazıları eski tüfeklerin beslemeleri, bazıları eski tüfeklerin uşakları; fakat yine sahnedeler. Bu defa da Fethullah Hoca'yı ve Cemaat'ını hedef seçtiler. Bundan yirmi otuz sene önce SÜLEYMANCILAR HAKKINDA NE DENİLİYORSA, tıpkısının aynısı ŞİMDİ FETHULLAH GÜLEN'e ve CEMAAT'ına söyleniyor. Yalanlar, iftiralar, tuzaklar, tehditler, yazılar, konuşmalar aynı, sadece isimler ve gruplar farklı.

Ve bu kadar açık bir tarihi tespiti ve gerçeği, CEMAAT'a MENSUP KİŞİLER ANLAMIYOR, ANLAYAMIYOR. Bu kadar açık bir hakikati, İYİ NİYETLİ OLDUĞUNA İNANDIĞIM, Cemaat'a mensup olmayan PEK ÇOK KİŞİ ANLAMIYOR, ANLAYAMIYOR. Çünkü, KÖRLÜK VAR. ZİHİNLERİ KÖR, AKILLARI TUTUK, İDRAKLERİ ZAYIF, TARİH BİLGİLERİ YOK DENECEK KADAR AZ, Türk Dini tarihini hemen hemen hiç bilmiyorlar; beğendikleri veya sevdikleri kişiler ne diyorsa ona inanıyorlar. NE KADAR ACI, NE KADAR ACI, NE KADAR ACI, NE KADAR ACI. AHHHHHHHHHHHHH AHHHHHH Benim ülkemin insanları, AKLINIZI NE ZAMAN KULLANACAKSINIZ?

Azıcık Türk Dini tarihi bilgisine sahip olan herkes, ülkemizde son aylarda cerayan eden TANTANA'nın HAKİKİ SEBEBİ'nin şu olduğunu anlar:

KÖKÜ DIŞARDA DİNDARIMSI SİYASAL İSLAMCILIK, bu ülkenin DİNİ SİYASETİNİ, KÜLTÜR SİYASETİNİ ve DİN ANLAYIŞINI TEK BAŞINA, İSTEDİĞİ GİBİ BELİRLEMEK İSTİYOR. Bu amaca ulaşmak için:

-Herkese ve her gruba HER TÜRLÜ İFTİRAYI ATTI, ATIYOR;

-Herkese ve her gruba, HER TÜRLÜ TUZAĞI KURDU, KURUYOR;

-Herkesi ve her grubu GÖZDEN DÜŞÜRMEK İÇİN, herkesle ve her grupla İŞBİRLİĞİ YAPIYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, YERLİ DİNİ HAREKETLERİ SİNDİRDİ, SİNDİYOR;

-Bu amaca uluşmak için, BÜTÜN TARİKATLARI, DİNİ CEMAATLARI ve DİNİ GRUPLARI kendilerine BİAT ETMEYE MECBUR TUTUYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, YABANCILAR ile ve DIŞ GÜÇLER İLE DE İŞBİRLİĞİ YAPTI, YAPIYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, HİÇBİR AHLAK İLKESİ'ne RİAYET ETMİYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, HİÇBİR HUKUK KURALI'na RİAYET ETMİYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, ÜLKEMİZİN BİRLİĞİNİ ve BÜTÜNLÜĞÜNÜ BİLE TEHLİKEYE ATABİLİYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, devletin bütün kurum ve kuruluşlarını kendi amaçları uğruna istismar ediyor;

-Bu amaca ulaşmak için, MİLLETİMİZİN İNANDIĞI BÜTÜN DEĞERLERİ YOZLAŞTIRIYOR;

-Bu amaca ulaşmak için, HER TÜRLÜ HIRSIZLIĞI, YOLSUZLUĞU, TALANI, YAĞMAYI MEŞRU GÖRÜYOR;

İBRET ALINIZ EY AKIL SAHİPLERİ!

EY AKIL SAHİPLERİ, İBRET ALMAZSANIZ, ALLAH'ın KOYDUĞU KANUNLAR'ın altında ezilir, mahvolur gidersiniz.

Benden söylemesi, benden yazması, benden uyarması.

ŞAHİT OL YA RAB!
ŞAHİT OL YA RAAAB!
ŞAHİT OL YA RAAAABB!
---

Harun Anay/05.09.2014
harunanay.blogspot.com
facebook.com/HarunAnay

twitter.com/HarunAnay

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.