DÜŞÜNCEMİZİ Tahrip Eden METİNLER-(193-196)
Türkiye dışında yaşayaşan ve yazılarımı okuyan
dostlarım, aşağıdaki kelimeleri ve karşılıklarını nasıl yorumluyorsunuz?
Yaşadığınız ülkede böyle bir sözlük basıldığını
duydunuz veya gördünüz mü?
Yaşadığınız ülkede yabancı dil böyle
kelimelerle mi öğreniliyor?
Yaşadığınız ülkede böyle bir sözlük hazırlansa
ve basılsaydı, konunun uzmanları ona nasıl muamele ederdi?
Yaşadığınız ülkede böyle bir sözlük hazırlansa
ve basılsa, öğrencilerin onu kullanmasına izin verilir mi, verilmez mi?
1-‘Hadrame (el-Üzüne) (:Hı, dad, re, mim): Kulağın
yarısını kesip kopardı ve kesip bıraktı’;
2-‘el-Hâtıfü (:Elif, lam, hı, elif, tı, fe):
Hedefini şaşıran ok’;
3-‘Hale’et (en-Nâkatü): Hayvan sürüldükçe
gitmeyip durmak, geri gitmek’;
4-‘Hallele (:Hı, lam, lam): Arasından su
geçirdi’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.84-85, 87, 89).
Harun Anay/05.01.2014
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
facebook.com/HarunAnay
twitter.com/HarunAnay
---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.