11 Kasım 2013 Pazartesi

FATİHA SURESİ'NİN ÇEVİRİSİ


FATİHA SURESİ'NİN ÇEVİRİSİ

-XV. yüzyıl başlarında Muhammed bin Hamza tarafından yapılmış bir Kur'an-ı Kerim mealindeki Fatiha Suresi çevirisini okumanızı rica ediyorum.

Aradan yaklaşık beş yüz yıl geçmesine rağmen bu çevirinin günümüzde yapılan meallerin bazılarından daha çok Türkçe asıllı kelimelere yer verdiğini göreceksiniz.

DİN DİLİMİZİN ne kadar büyük bir tahribata uğratıldığını ve tahribatın devam etttiğini siz de gözlerinizle görünüz lütfen:

'Tanrı adı-y-ıla ya'nî başların yâ okurın; gey rahmat kılıcı, rahmat kılıcı

1-Ögmek Tanrı'nundur; âlemler issi -yâ bisleyicisi-;

2-Gey rahmat kılıcı, rahmat kılıcı;

3-Yanut güni issi ya'nî kıyamat güninde hükm eylemege mâlik olan.

4-Sana taparuz; dakı senden arka virmek isterüz.

5-Yol göster bize, toğru yol.

6-7-Yol anların kim eylük eyledün anlarun üzerine; kakınılmışlar degüller ya'nî cuhûd degüller; dakı azmışlar degüller ya'nî nasrânî degüller.'

(Kaynak: Muhammed bin Hamza, XV. Yüzyıl Başlarında Yapılmış Kur'an Tercümesi, haz. Ahmet Topaloğlu, İstanbul-1976, Kültür Bakanlığı Yayınları, c.1, s.1).

Çeviride geçen bazı kelimeler:

İSSİ:  Sıcak, kaynar, kızgın, sıcaklık, hararet; SAHİP, MALİK, HÜKMEDEN, ehil, yaran.

GEY: Çok;

DAKI: Ve.

EYLÜK: İyilik, güzellik, lütuf, inayet.

KAKINILMAK: Gazaba uğramak;

CÜHÛD: Yahudi.

NASRANİ: Hristiyan

(NOT: Bu kelimelerin anlamları için aynı eserin ikinci cildine bakınız)

Harun Anay/11.11.2013.
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
facebook.com/HarunAnay
 twitter.com/HarunAnay
----

4 yorum:

  1. hocam selamunaleyküm. "Celaleddin Devvani, Hayatı, Eserleri, Ahlak ve Siyaset Düşüncesi' adlı tezinize nasıl ulaşabilirim.

    mail adresinizi de bulamadım. yardımcı olabilirseniz sevinirim. teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. harunanay@marmara.edu.tr
    bu adrese mesaj yazarsanız cevaplarım isteğinizi. selamlar, tabi biraz kendiniz hakkında da bilgi verirseniz memnun olurum

    YanıtlaSil
  3. Hocam okumada yahut da mana vermede yanlışlık olduğunu düşünüyorum. Yazmayı görmeden birşey demek mümkün değil ama, issi diye okunan yerlerin ıssı olması gerekir. Yahut da issi olarak okunsa bile kelimenin manası yanlış verilmiş. "Is" demek Türkçe'de sahip, malik demektir. O mananın verilmesi lazım. Şeyhî'nin Hârnâme'sinin başlarında geçen bir beyti -yedinci olması lazım- hatırlatayım: Bir gün ıssı eder himayet ana
    Ya'ni kim gösterir inayet ana

    YanıtlaSil
  4. Biliyorsunuz verdiğim kayağın ikinci cildi sözlük. Sizin uyarınızı okuyunca tekrar baktım, 'İS, İSSİ' başlığı altında sizin buyurduğunuz anlam var: yani 'sahip, ehil, yaran,malik, hükmeden' anlamları var. Ayrıca Ahmet Topaloğlu, yukarıdaki ayete sizin dediğiniz anlamı vermiş.

    Dolayısıyla ben yukarıdaki kelime anlamlarını verirken eksik yazmışım, dolayısıyla da hata etmişim. Uyarınız için teşekkür ederim. Yukarıdaki 'issi' kelimesinin karşısına sizin uyarınız üzerine öteki anlamları da yazacağım.
    Tekrar tekrar teşekkür ederim. Selam ile.

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.