15 Kasım 2013 Cuma

ATLANTİS SENİNLE GURUR DUYUYOR!


 
ATLANTİS SENİNLE GURUR DUYUYOR!

Muhterem Efendim!

Sevgili Büyüğüm!

Hepimizin Abisi!

Varlığımızı Kendisine Borçlu Olduğumuz Yüce Zat-ı Muhterem!

Bütün Atlantis halkı, çocuğundan gencine, orta yaşlısından ölüm döşeğinde yatanlarına kadar bütün Atlantis halkı seninle gurur duyuyor.

Sen olmasan, sen olmasan Atlantis diye bir ülkenin asla var olmadığını, var olamayacağını hepimiz biliyoruz.

Bilmek ne kelime efendim, bütün hücrelerimizde hissediyoruz.

Gecemiz, gündümüz seninle.

Tapınaklarımız yirmi dört saat senin adınla inliyor.

Atlantis Ülkesi’nde doğan çocukların ilk ağıdında bile senin adın var.

Geçen gün yeni doğan bir çocuğu görmeye gittim, üç günlük idi. Onun da ağlarken, ‘Abimizle gurur duyuyorum’ anlamına gelecek şekilde ingaaaa dediğine şahit oldum.

Bu kutsal sesi duyar duymaz, ‘Tamam dedim, artık sırtımız yere gelmez. Atlantis’i kimse yıkamaz’ diye mırıldandım.

Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine bütün Atlantis Ülkesi’nin halkı seni çoook çoook seviyoruz. Seni tapacak kadar seviyoruz. Aşığız sana.

Sen olmasaydın inan ki bu ülke de olmazdı.

Sen olmasaydın inan ki sularımız akmazdı.

Sen olmasaydın inan ki ağaçlarımızın yeşil rengi siyaha dönerdi.

Sen olmasaydın inan ki balıklar havada uçar, kuşlar denizde yüzer, keçiler sürüngen olur, sinekler süt verir, inekler ise leylek yuvalarına tünerdi.

Sen de biliyorsun ki, bütün tarihimiz boyunca bu ülkede çivi üstüne çivi çakılmadı. Ayakkabılarımıza çivi çakmayı bile sen öğrettin bize.

Tekerleği bile sen keşfettin efendim.

Bize su içmeyi bile senin çeten öğretti bize.

Tırnaklarımız yirmi santimdi sen başa geldiğinde, tırnak kesmeyi senin ailen öğretti bize.

Sen başımıza gelmeden önce, dinsiz ve imansız bir millet idik. Sen başımıza gelince, dinin önemini anladık.

Sen başımıza gelmeden önce, sekiz kulaklı, dört ayaklı, beş kollu, dört ağızlı idik. Senin emrin üzerine evrim sürecimizi hızlandırıp şu anki hale geldik.

Sen başımıza gelmeden önce bu ülkede bir tek ağaç yoktu, sen ağaç dikmeyi öğrettin bize.

Sen başımıza gelmeden önce, patika yollarda traktör sürerdik. Asvalt yollarda yürümeyi sen öğrettin bize.

Daha binlerce şeyi sen öğrettin bize.

Daha milyonlarca iyilik yaptın bize.

Daha milyarlarca yol gösterdin bize.

Seninle gurur duymayalım da kiminle gurur duyalım efendim?

Sadece biz gurur duymuyoruz ki seninle.

Bütün dünya halkları seninle gurur duyuyor.

Afrikalı tanıdıklarım senin saçından bir kıl alıp ziyaret yeri inşa etmek istiyorlar.

Amerikalı dostlarımız bütün şehirlerine senin adını verdiler.

Avrupa ülkeleri bayraklarının tam ortasına senin resmini koydular.

Asya ülkeleri ise senin adına din kurdular.

Hindistan’ı bilirsiniz? Adamlar eskiden ineğe tapardı, şimdi inek yerine sana tapıyorlar.

Rus Nataşaları, belki seni görürüz diye çevre ülkelerini işgal etmiş haldeler.

Afganistanlılar kenevir ekmiyorlarmış artık. Seni hatırlayınca adamlar kendilerinden geçip sarhoş oluyorlarmış.

Anlatmakla bitmez efendim.

Kurtlar, kuşlar, hayvanlar, insanlar ve nebatlar sizin sayenizde yaşıyorlar.

Sizin sayenizde, sizin saye-i gölge-i zıllınızda yaşıyorlar, yaşıyoruz.

İyi ki varsınız!

İyi ki başımızdasınız!

İyi ki Atlantis’in başına geçtiniz!

Ben de çok memnunum sizden.

Seninle gurur duyuyorum.

Bütün insanlık gibi ben de seninle gurur duyuyorum.

Atlantis halkı seninle gurur duyuyor.

En son icraatın bile ne kadar büyük bir hikmetle hareket ettiğini göstermiyor mu, efendim?

Bütün insanlık, bir kez daha sana hayran kaldı.

Kutlu Yiğit Abi’yi önce yıpratıp sonra öptün. Öpünce adam o kadar mutlu oldu ki, saatlerce sırıttı. Dudaklarını iki saat toplayamadı.

Böyle büyük bir insanlık dersini senden başka kim verebilirdi ki efendim?

Büyüklüğünü bir kez daha anladım.

Seninle gurur duyuyorum.

Herkes seninle gurur duyuyor.

Atlantis seninle gurur duyuyor.

---

Yalnız, affınıza sığınarak bir maruzatım var efendim:

Atlantis’te gittikçe yaygınlaşan bir sorun başladı.

Atlantis’in orta kesiminde yaşayan ve seninle gurur duyan bir genç çatlayıp öldü.

Gazetelerin yazdığına göre, seninle çok gurur duyduğu için göğsü fazla kabarmış, çatlayıp ölmüş.

Bu gence şehit muamelesi yapıp hepimiz cenazeye gittik. Büyük merasimlerle senin adına kurulan şehitliğe defnettik.

Sonra aynı bölgeden birkaç kişi daha aynı şekilde çatlayıp öldü.

Bu kadarla kalsaydı, sorun yoktu.

Civar şehirlerde de görüldü aynı olay.

İnanınız efendim, altı ay içinde her şehirde binlerce insan seninle iftihar ettikleri için çatlayıp öldüler.

Hepsi de göğüsleri iftihardan çok şiştiği için çatlayıp öldü.

Olay büyüdü, büyüyor.

Binlerce insan öldü altı ay içinde.

Her gün gurur duymaktan ölüyor Atlantis’te yaşayanlar.

Ölüyor, ölüyor, ölüyor insanlar.

Ölüyoruz, ölüyoruz, ölüyoruz.

Seninle gurur duyduğumuz için ölüyoruz.

Ölümlerin önü alınamıyor artık.

Ülkemiz halkının seninle gurur duymaktan dolayı KIRILACAĞINDAN korkuyoruz.

Atlantis halkının HELAK OLACAĞINDAN KORKUYORUZ.

----

Hülasa efendim, senin başımızda olman Atlantis halkı için VARLIK ve YOKLUK MESELESİ haline geldi.

Ya, başımızda kalmaya devam edeceksin, BU DURUMDA BÜTÜN ATLANTİS HALKI seninle GURUR DUYMAKTAN KIRILACAK, HELAK OLACAK.

Ya da, LÜTFEDİP BAŞIMIZDAN GİDECEKSİN, eski bir yönetici sıfatıyla seninle gurur duymaya devam edeceğiz, böylece de Atlantis Halkı yeryüzünde VARLIĞINI DEVAM ETTİRECEK.

Başka çare yok görünüyor efendim.

----

Lütfen efendim, Atlantis halkının varlığını devam ettirebilmesi için köşenize çekilin!

Bütün Atlantis halkı olarak kıymetini biliyoruz, bilmeye devam ediyoruz, devam edeceğiz.

Asla kadrinden kıymetinden bir eksilme olmayacak.

Bize son bir HİZMETTE BULUNMAK İSTEMEZ MİSİN, Efendim?

----

Söz veriyoruz efendim. Eğer başımızdan gidersen:

Hortumcularından asla hesap sormayacağız, bilakis onları hep başımızın üstünde tutacağız.

Tarih kitaplarımız, yalanlarını asla yazmayacak.

Dinimizi istismar eden uygulamalarından dolayı seni yermeyeceğiz.

Ülkemizin kültür hayatını felç ettiğini kimseye söylemeyeceğiz.

Gençlerimizin geleceğini kararttığın için sana beddua etmeyeceğiz.

Talan ettirdiğin devlet mallarını ve mülklerini adamlarının ellerinden almayacağız.

Beş kuruş etmez bazı bireylere akademik ünvanlar verdirdiğin, bazı üniversitelere dekan ve rektör tayin ettirdiğin, bazı devlet kadrolarını yağmalattırdığın, bazı hakiki ilim adamlarını tahkir ettiğin, kayırmacılığı bir ibadet şevkiyle uyguladığın, ihalelerin önemli bir kısmını sahtekarlara verdiğin ve bazı devlet düşmanlarını üst düzeyde bürokrat tayin ettiğin için seni kınamayacağız.

Akrabalarının ve tanıdıklarının hortumlarını devam ettirmeleri için ne gerekiyorsa yapacağız.

Senin adamlarının kölesi olacağız.

Çocuklarına en büyük şehirlerimizin tapularını vereceğiz.

Senin beğendiklerini beğenecek, beğenmediklerini beğenmeyeceğiz.

---

Efendim!

Bize son bir iyilik yapsan ne olur yani?

Seninle gurur duyuyoruz.

Bütün Atlantis seninle gurur duyuyor.

Evet ama, sorunumuz büyük efendim.

ATLANTİS HALKI TOPTAN HELAK OLACAK.

NO’LUR ÇEKİP GİTSENİZ?

No’lur bu halka son bir iyilik daha yapsanız?

----

ADAMINI da ALIP GİTSEN NO’LUR EFENDİM?

Adamlarını da alıp çekip gitsen no’lur efendim?

Çekip gitsen no’lur efendim?

Gitsen no’lur efendim?

SANA TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI EFENDİM.

Adamlarına tahammülümüz kalmadı efendim?

Gitsen günah mı olur efendim?

Hemen gitsen ne kadar iyi olurdu efendim?

Gitsen no’lur efendim?

No’lur efendim?

Efendim?
E-?
-fen-?
-dim?
-d-?
-im?
m?
???????
???????????

--

Harun Anay/15.11.2013.
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
facebook.com/HarunAnay
twitter.com/HarunAnay
----


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.