HERKESE Gizli MEKTUP
Bazı olaylar vardır insanda şafak
atmasına sebep olur. Benim de başıma böyle şeyler çok geldi. Defalarca şafak
attı bende. Böyle anlarda kendime kızıp, ‘Daha önce neden bunu farketmedin be
oğlum?’ diye kendime kızığım çok olmuştur.
Benin zihnen uyanış yaşamama
sebep olan son olay ise, Kutlu Yiğit Abi’nin yıpratılması ve ardından
yaşananlardır.
Özetleyeyim:
Kutlu Yiğit Abi, patronun bir
toplantıdaki sözlerini tevil ederek MİLLETİMİZİN TEK TEK BÜTÜN FERTLERİNİ
GÖZLERİNİN İÇİNE BAKA BAKA YALAN SÖYLEDİ. Bunun üzerine patron, sözcüsü
tarafından inkar edilen lafları söylediğini kabul etti ve ‘Benim adıma kimse
konuşamaz, ben ne diyorsam odur’ diye meydan okudu. Bu gelişme karşısında Kutlu
Yiğit Abi, ‘Ben ustaca durumu kıvırmıştım, efendim ise beni el aleme rezil
etti, böyle bir muameleyi hak etmedim’ diye hüngür hüngür ağladı. Sonra,
efendisi Kutlu Abi’nin başını okşayıp, ‘Kutlu Bey, hepimizin abisidir, iyi
adamdır, onun hizmetlerini unutmadım, biz onunla dava arkadaşıyız, konu kimseyi
ilgilendirmez, BİZ KONUYU KENDİ ARAMIZDA HALLEDERİZ’ dedi ve meseleyi kapattı.
İşte tam burada bende şafak attı.
Birden bire AYDINLANDIM, HAKİKATE ERDİM, bende ŞAFAK ATTI.
Keşfettiğim kutsal hakikat şudur:
Atlantis’in bazı yöneticileri ve
grupları; HALKIN GÖZÜNÜN İÇİNE baka baka YALAN SÖYLEYEBİLİYORLAR, sonra kendi
aralarında meseleyi kapatabiliyorlar. Fakat, ESAS ÖZÜR DİLENMESİ GEREKEN HALKTAN
ASLA ÖZÜR DİLEMİYORLAR. Halktan, yani bütün Atlantis vatandaşlarından özür
dileme gibi bir erdemli davranışta bulunmuyorlar. Böylece, ‘Sevgili Atlantis
Halkı! SİZ HİÇSİNİZ; sizin HİÇ BİR DEĞERİNİZ YOK, size her türlü yalanı
söyleyebiliriz, siz inanmaya mecbursunuz, yalan söylediğimizde yalana inanmaya,
yalanı yalanladığımızda ise son duruma göre inançlarınızı yenilemeye
mecbursunuz’ demek istediler. Hayır demek istemediler, DEDİLER, AYNEN BÖYLE
DEDİLER. HARFİ HARFİNE BÖYLE DEDİLER.
Bu aydınlanmadan sonra başka
gelişmeler oldu, oluyor. Artık zihnim salim. Her konuyu, her meseleyi, her
tartışmayı, her kararı, her vaadi ve her kavgayı rahatlıkla çözümleyebiliyorum.
Temiz bir camdan açık havada bahçede oynayan çocukları seyrederken nasıl zevk
alınırsa, ben de aynı şekilde gelişmeleri büyük bir heyecanla ve zevkle
izliyorum.
Bundan dolayı;
Dün biribirlerini yere göğe
sığdıramayanların, BAĞIRIP ÇIĞIRMALARI ARTIK bana HİÇ BİR ANLAM İFADE ETMİYOR.
Her türlü YOLSUZLUĞU, HIRSIZLIĞI,
UTANMAZLIĞI, ALÇAKLIĞI ve SATILMIŞLIĞI hoş gören, hoş görmekle kalmayıp bu
pislikleri DİNİN BİR GEREĞİ OLARAK SUNANLARIN İÇİNDE BULUNDUĞU hiçbir KAVGANIN tarafı olmamaya karar vermiş durumdayım;
BİLİM ve DÜŞÜNCE ALANINDAKİ
SORUNLARIMIZLA İLGİLİ yıllardır BİR TEK ADIM ATMAYAN, bu konudaki sefaleti
BÜYÜK ERDEM OLARAK SUNANLARIN ne ölüleri ne dirileri beni ilgilendiriyor;
Atlantis Ülkesi’nde binbir
güçlükle hayatlarını devam ettirmeye ve kendilerini yetiştirmeye çalışan
ÖĞRENCİLERİN sorunlarıyla HİÇ İLGİLENMEYEN İNSANLARLA BENİM BİR İŞİM OLAMAZ;
Sadece kendileri gibi düşünenleri
insan kabul eden bireylerle benim uzaktan yakından bir ilişkim olamaz;
Gözümüzün içine baka baka yalan
söyleyemeyi alışkanlık haline getiren bireylerin BAŞKA KONULARDA DA YALAN
SÖYLEMEYECEKLERİNE DAİR HİÇ BİR TEMİNATA SAHİP OLMADIĞIM İÇİN, tarafların
yaptıkları konuşmaları, kaleme aldıkları makaleleri ve haberleri, yazdıkları
açık veya gizli mektupları, yaydıkları dedikoduları, ileri sürdükleri delilleri
ve onların karşıklıklı suçlamalarını CİDDİYE ALMIYORUM; BENİM AÇIMDAN BUNLARIN
HİÇBİR DEĞERİ YOKTUR, OLAMAZ.
Gündemimizi SÜREKLİ HAYALETLERLE meşgul
eden ve bunu yaparken de ülkemizin geleceğini düşünmeyen bireylerin HİÇ BİR
GÖRÜŞÜNÜ TARTIŞILABİLİR GÖRMÜYORUM;
Ülkeyi harap eden sorunlar
karşısında SESLERİ ÇIKMAYAN, HATTA O SORUNLARA YOL AÇANLARLA İŞBİRLİĞİ YAPAN ya
do onları destekleyen, yahut bizatihi kendileri sorunların kaynağı olan
bireyler ve gruplarla benim aramdaki gönül mesafesi KUZEY KUTBU ile GÜNEY KUTBU’nun
biribirine uzaklığı kadardır;
Binlerce HIRSIZLIK, YOLSUZLUK ve
HAKSIZLIĞI destekleyen, eğitim-öğretim kurumlarını felç eden, eğitim-öğretim
kadrolarını yağmalayan, hak etmedikleri görevleri işgal eden, cahillikleri
müsellem kişilere akademik ünvanlar veren, intihalcileri büyük ilim ve düşünce
adamı diye pazarlayan, despot bir toplum ve rejim projesine sahip olan, gözünü
ve gönlünü para hırsı bürümüş, namuslu insanları küçümseyen ve onların
rızıklarını ellerinden alan bireylerin taraf olduğu tartışmalardan cennetle
cehennem kadar uzağım, böyle saçma ve sahte gündemler benim semtime
uğramayamaz, uğramamalıdır;
Sanki kurtuluş savaşı başlamış
gibi bağırıp çağıran yahut kıyamet kopmaya başlamış gibi taraftarlarını
seferber eden bireylerin karşılıklı eleştiri, itham, hakaret ve iftiralarını
ibretle seyrediyorum. BU TARAFTAR GRUPLARI, birbirlerine yüzlerce ve hatta
binlerce hakaret ve iftira attıktan sonra, ‘KONUYU ARAMIZDA HALLETTİK, bizim
tartışmamız bizi ilgilendirir’ diyerek ÖPÜŞÜP BARIŞIRLARSA hiç şaşırmam.
Hülasa dostlarım; İŞİMİZE
BAKALIM.
Bizim işimiz, ülkemizin
geleceğini düşünmektir.
Bizim işimiz, düşünmektir.
Bizim işimiz, bilgi üretmektir.
Bizim işimiz, namuslu insanlarla
birlikte olmak ve onları desteklemektir.
Bizim işimiz, okumaktır.
Bizim işimiz, ahlaken
olgunlaşmaktır.
Bizim işimiz, öğrencilerimizin
ÖĞRETMENLİK HAKLARINA YENİDEN KAVUŞMALARI İÇİN MÜCADELE VERMEKTİR.
Bizim işimiz, geleceğe iyi şeyler
bırakmaktır.
Bizim işimiz, BİR TEK KELİME İLE
DE OLSA gençlerimize, öğrencilerimize ve bütün halkımıza yardımcı olmaktır.
Bizim işimiz, gücümüzün yettiği
kadar ÇİRKİNLİK YAPMAMAKTIR.
Bizim işimiz, ahlaksızlarla
mücadele etmektir.
Bizim işimiz, sahtekarlıkları
ortaya çıkarmaktır.
Bizim işimiz; fikirsiz, zikirsiz,
bilgisiz, ahlaksız, utanmaz, namussuz, hırsız, uğursuz ve zalim bireylerle
elimizden geldiğince mücadele etmek ve onların ülkemizin gençlerine zarar
vermelerine mani olmaktır;
Bizim işimiz, YENİ BİR MEDENİYET
KURMAYA AZMETMİŞ GENÇLERİMİZİN ELLERİNDEN TUTMAKTIR.
Bizim işimiz; TÜRK DÜŞÜNCESİNİN
SORUNLARINI HALLETTİKTEN SONRA ÜRETİM YAPAR HALE GETİRMEKTİR.
Bizim işimiz, HAK ve HAKİKAT
PEŞİNDE OLAN SAMİMİ İNSANLARA ve HAKİKİ DİNDARLARA KÖLELİK YAPMAK, HİZMET
ETMEKTİR.
Harun Anay/26.11.2013.
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
facebook.com/HarunAnay
twitter.com/HarunAnay
linkedin.com/HarunAnay
academia.edu/HarunAnay
----
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.