ÖĞRETMEN OLMAK İSTEYEN ÖĞRENCİLERİMİZİN 30.11.2013 Tarihinde Saat 13.00'de AYASOYA MEYDANI'nda (Sultanahmet, İstanbul) Yaptıkları Basın Açıklaması (TAM METİN)
----
İLAHİYAT ÖĞRENCİLERİNİN BASIN DUYURUSU
Sayın Basın Mensupları, Değerli Öğrenci Arkadaşlarımız, Saygıdeğer Halkımız,
İlahiyat öğrencilerinin öğretmen olabilmeleri için gerekli görülen formasyon dersleri, kuruluşlarından beri İlahiyat fakültelerinde okutulmasına rağmen, 28 Şubat sürecinde siyasi ve ideolojik sebeplerle kaldırılmıştır. Daha sonra ise, Sakarya, Bursa ve Marmara Üniversitesi İlahiyat fakültelerinde, pilot uygulama yapılarak bir müddet okutulmuştur. Ancak, 2010 yılında Eğitim Sen’in Danıştay 8. Dairesi’ne açtığı bir dava sonucunda, İlahiyat öğrencilerinin dört yıllık lisans öğrenimleri sırasında formasyon derslerini almaları, ‘Kamunun Zararı’ gerekçe gösterilerek mahkeme kararıyla durdurulmuştur. Bu karar ile, İlahiyat öğrencileri pedagojik formasyon derslerini, ancak fakültelerinden mezun olduktan sonra alabilecek hale getirilmiş, böylece de bir yıl süren hazırlık sınıfıyla birlikte toplam ALTI YILDA ÖĞRETMEN OLMAYA MECBUR EDİLMİŞLERDİR.
Bu gelişmeler üzerine İlahiyat fakültelerinde okuyan öğrenciler, İlahiyat Fakülteleri Öğrenci Platformu ve Türkiye İlahiyat Fakülteleri Öğrenci Birliği Derneği gibi oluşumlar altında, Türkiye çapında örgütlenerek kendilerine yapılan haksızlıklara ‘DUR!’ deme kararı almışlardır. Bu çerçevede şimdiye kadar, İstanbul, Elazığ ve Erzurum gibi ülkemizin pek çok şehrinde kanuni gösteriler düzenleyerek haklarını dile getirmişlerdir.
28 Şubat sürecinde kepçeyle alınan haklarımızın, aradan geçen sürede bizlere kaşıkla verilmeye çalışılmasını esefle kınıyoruz. “Haklının ve Hakkın” yanında olduğunu her platformda dile getiren Hükümet yetkililerini, İlahiyat öğrencilerine haklarını iade etmeye davet ediyoruz.
“FORMASYON’UMU GERİ VERİNİZ!” sloganını yüksek sesle haykırarak bu haksızlığın artık son bulmasını talep ediyoruz. Binlerce İlahiyat öğrencisinin mağdur edilmesi ve haksızlığa uğratılması hiçbir şekilde kabul edilemez.
İlahiyat öğrencilerinin mağduriyetlerine çare olarak sunulan “ALES sınavı’ ve ‘kontenjanların artırılması” gibi uygulamalar ile adaletsizliğin ortadan kalkmayacağına inanıyoruz. Yetkilileri, İlahiyat fakültelerinde okuyan öğrencilerin sorunlarına köklü ve tatmin edici çözümler bulmaya davet ediyoruz.
Yüksek Öğretim Kurumu’ndan, İlahiyat öğrencilerinin sorunlarını ciddiye alarak mağduriyetlerini gidermesini talep ediyoruz. Binlerce İlahiyat öğrencisinin imzaladığı dilekçeler, Yüksek Öğretim Kurumu yetkililerine sunulmasına rağmen, taleplerimize olumlu cevap verilmemesini büyük üzüntüyle karşıladığımızı buradan ilan etmek istiyoruz. Sayın Yüksek Öğretim Kurulu Yetkilileri! Lütfen, binlerce öğrencinin öğretmen olma taleplerine suskun kalmayınız!
İlahiyat öğrencileri, halen hazırlık sınıfıyla birlikte, toplam 5 (beş) yıl öğrenim görmektedir. Buna rağmen, öğretmen olabilmek için fakültelerinden mezun olduktan sonra bir yıl daha okuyarak formasyon derslerini almak mecburiyetinde kalmaları büyük bir adaletsizliktir.
İlahiyat öğrencilerinin, öğretmenlik ve din görevliliği olmak üzere iki temel istihdam alanı vardır. Halen, lisans döneminde formasyon dersleri almadan mezun olunup Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açtığı sınavlar kazanılarak din görevlisi olunabilmektedir. Halbu ki, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda imamlık, müezzinlik, Kur’an Kursu Eğitimciliği, Vaizlik/Vaizelik ve Müftülük gibi görevler üstlenen meslektaşlarımız da çeşitli seviyelerde öğretmenlik görevi yapmaktadırlar. Bu yüzden, din görevlileri için de formasyon derslerinin gerekli olduğunu düşünmekteyiz.
Bundan dolayı, hazırlık sınıfından sonraki dört yıl içerisinde pedagojik formasyon dersleri almamıza imkan tanınmasını istiyoruz. Böylece İlahiyat öğrencileri formasyon derslerini aldıktan sonra, açılan sınavları kazanmaları halinde, hem öğretmen hem de din görevlisi olabilir hale gelebileceklerdir.
Son yıllarda pek çok İmam Hatip Lisesi açılmasının yanı sıra ilk ve orta öğretim okullarına Kur’an-ı Kerim ve Siyer dersleri konulması, bu okullarda alanımızla ilgili ders verecek büyük öğretmen açığının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bu açık ise yetkililer tarafından, ücretli öğretmenler tayin edilerek ve ilahiyat alanında yeterliliği olmayan başka branşlardaki öğretmenlere verilerek doldurulmaya çalışılmaktadır.
Okullarımızdaki öğretmen açığı, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Sayın Doç. Dr. Yusuf TEKİN tarafından, “Milli Eğitim Bakanlığı olarak altını özellikle çizmek istediğim bir konu var. Açtığımız imam hatip liselerine öğretmen bulamıyoruz. Özellikle bu okullarda eğitimci yetiştirmemiz için elimizi taşın altına koymamız gerekiyor’ sözleriyle en üst düzeyde dile getirilmiştir.
Bu kadar büyük öğretmen açığı olmasına rağmen, binlerce İlahiyat öğrencisinin lisans döneminde formasyon derslerini alarak öğretmen olma haklarının ellerinden alınması, eğitim-öğretim politikaları açısından yanlış olduğu gibi, yeni yetişen nesillerimize de büyük haksızlıktır.
İlahiyat öğrencileri olarak kamuoyuna duyurmak isteriz ki; iyi yetişmiş bir öğretmen ve din görevlisi olarak ülkemize hizmet etmek bizim en büyük amacımızdır. Ülkemize hizmet edebilmemiz için, önümüzdeki engeller kaldırılmalıdır.
İlahiyat öğrencileri olarak;
1-) Dört yıllık lisans öğrenimimiz sırasında, pedogojik formasyon dersleri alarak öğretmen olmak istiyoruz;
2-) Pedagojik formasyon derslerini dört yıllık lisans döneminde almamıza imkan tanınması halinde, din görevlisi olmak isteyen arkadaşlarımızın görevlerini daha iyi yapabileceklerine inanıyoruz;
3-) Bu sebeplerle, İlahiyat fakültelerinin programlarında kurulduğu yıllardan beri bulunan, fakat 28 Şubat Dönemi’nden sonra kaldırılan formasyon derslerinin hiçbir ön şart olmaksızın yeniden İlahiyat fakülteleri müfredatına konulmasını ve 28 Şubat sürecinde pek çok haksızlığa maruz kalan İlahiyat öğrencilerinin daha fazla mağdur edilmemesini talep ediyoruz;
4-) Randevularımıza cevap vermeyen Hükümet ve Yüksek Öğretim Kurumu yetkililerinin sesimizi duyarak taleplerimizi yerine getirmelerini istiyoruz;
5-Formasyon derslerini dört yıllık lisans döneminde okumak istediğimize dair, binlerce İlahiyat öğrencisinin imzalayıp Yüksek Öğretim Kurumu’na ulaştırdığımız dilekçelerimizdeki taleplerimize olumlu cevap verilmesini bekliyoruz;
6-Halkımızdan ve hangi alanda olursa olsun bütün öğrenci arkadaşlarımızdan, İlahiyat öğrencilerinin verdiği mücadeleyi desteklemelerini rica ediyoruz.
Uğradığımız haksızlıklar giderilinceye kadar kanunlar çerçevesinde mücadele etmeye kararlıyız.
Buradan Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve hükümetin diğer üyelerine soruyoruz:
“28 Şubat, sadece İlahiyat öğrencilerine mi 1000 Yıl?'
Kamuoyuna ve yetkililere saygıyla duyurulur.
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğrencileri
İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğrencileri
Türkiye İlahiyat Fakülteleri Öğrenci Birliği
İlahiyat Öğrenci Platformu
e-mail: safari.ihsan@gmail.com
---
Harun Anay/30.11.2013.
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
facebook.com/HarunAnay
twitter.com/HarunAnay
linkedin.com/HarunAnay
academia.edu/HarunAnay
----
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.