DÜŞÜNCEMİZİ Tahrip Eden METİNLER (1-100)
Aşağıdaki metinleri, ‘Düşünce Hayatımıza Yön
Veren Metinlerden Örnekler’ başlığı altında daha önce yayımlamıştım. Bundan
sonra, benzer metinleri ‘Düşüncemizi Tahrip Eden Metinler’ başlığı altında
yayımlamaya devam edeceğim.
Bu dosyadaki metinlerin tamamı, Bekir TOPALOĞLU
ve Hayreddin KARAMAN tarafından kaleme alınan ‘Arapça-Türkçe Yeni Kamus’ isimli
sözlükten alınmıştır. Bu eserin kaynaklarıyla mukayesesini, özgün bir çalışma
olup olmadığını ve sözlükbilim açısından değerlendirilmesini müstakil bir
bilimsel makalede ele alacağım için, burada sadece örnek metinler ve kısa
yorumlar sunmakla iktifa ediyorum.
Takdir sizlerin.
Ben görevimi ve ödevimi
yapıyorum.
-----
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden ÖRNEKLER-(1-4)
İŞTE ONLARCA YILDIR ÜLKEMİZDE gençlerimize
bunlar, böyle öğretiliyor:
1-'er-Recb (re, cim, be): Kaburga kemiğinin
göğüs tarafındaki başı'
2-'el-Müferrec: Omuzu ile dirsek arası uzun
olan kimse'
3-'el-Ferîsatü (fe, re, ye, sad, kapalı te): Göğüs
ile omuz veya boş böğür ile kürek kemiği arasındaki kısım'
4-'el-Kıbâl (kaf, be, elif, lam): Parmak
arasından geçen nalın tasması'
(Bakınız: Bekir Topaloğlu, Hayreddin Karaman,
Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.127, 312, 314, 333).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(5-8)
Dostlarımız bakalım aşağıdaki metinlere ne
diyecekler. Gençlerimizin zihinlerinin nasıl perişan edildiğini, iyi niyetli
olan her kes görsün isterim. Gençlerimize neler öğretildiğini ibretle okuyalım:
1-‘ el-Hill (güzel he, şeddeli lam): Bir kat
elbise ile duran kadın’
2-‘en-Nakş (nun,kaf, şın): Islatılmış hurma’
3-‘en-Ne’âme (nun, ayın, elif, mim, kapalı tı):
‘Çölde dikili yol nişanı’
4-‘en-Neğaf (:nun, gayın,fe): Deve ve koyunun burnundan
çıkan kurt’
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları,
s.444, 450, 471).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(9-12)
Aşağıdaki metinleri okuyunca, ülkemizde ARAPÇA’nın
ve DİNİ İLİMLERİN bazı kişi veya kişiler tarafından NASIL ÖĞRETİLDİĞİNİ
öğrenmiş olacaksınız.
Hiç şüphem yoktur ki, AŞAĞIDAKİ METİNLERİN
aynen alıntılandığı gibi öğrencilerimize mutlaka öğretilmesi gerektiğini
savunanlar olacaktır. Böyle kişileri İYİ NİYETLERİNDEN, SAHİP OLDUKLARI İLİMDEN
ve YÜKSEK AHLAKİ ŞAHSİYETLERİNDEN DOLAYI TEBRİK EDİYORUM.
1- ‘el-Cühfetü (cim, ha, fe, kapalı te):
Havuzun kıyılarında kalan su’
2- ‘Cemeha (cim, mim, ha): Kadın kişisinin
evinden kaçmak’
3- ‘el-Cühdü (cim, güzel he, dal): Fakirin
sahip olduğu az şey’
4- ‘el-Hibâk (ha, be, elif, kef): Rüzgârın
kumda ve durgun suda meydana getirdiği yol. Kayış bağ.’
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.41, 48, 51, 55).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(13-16)
Adamın biri herkesin içinde cinayet işlemiş.
Yüzlerce kişi görmüş suç işlendiğini. Polis adamı yakalayıp mahkemeye çıkarmış.
Herkes o şahsın suçsuz yere öldürüldüğüne şahitlik etmiş. Öteki deliller de
adamın aleyhinde imiş. Karar aşamasında, hakim ile suçlu arasında şu konuşmalar
geçmiş:
Hakim: ’Son bir diyeceğiniz var mı?
Suçlu: ‘Avukatım benim yerime cevaplasın
efendim’
Hakim: ‘Evladım, bütün deliller aleyhinde,
avukatın ne niyebilecek bu duruma?’
Suçlu: ‘BEN DE ONU MERAK EDİYORUM EFENDİM, bu
kadar açık suça ve aleyhimdeki delillere rağmen avukatımın bu duruma ne
diyeceğini merak ediyorum’
Evet dostlar, durumumuz budur.
Bundan önce alıntıladığım ve bundan sonra
aktaracağım metinlere, avukatların ne niyeceğini merak mı ediyorsunuz? Ben
etmiyorum. Bu türden suçların onlarca avukatını tanıdım. Böyle avukatların ne
dediklerini biliyorum, ne diyeceklerini de bu bilgilerden hareketle biliyorum.
Bu yüzden; açık veya gizli, aşikar veya perde
arkasından, hakiki adları veya müstear isimleriyle ortalıkta dolanan
avukatların ne diyeceklerine bakmaksızın ben yazmaya devam edeyim, siz de
okumaya.
Buyurunuz lütfen, gençlerimize neler
öğretildiğini öğrenmek için Allah rızası için okuyunuz:
1- ‘el-Kazâtü (kaf, peltek ze, elif, kapalı
te): Hayvanın yavrulamadan önce ve sonra arkasından akan şeyler’
2-‘el-Kasabetü (kaf, sad, be, kapalı te): Kamış
gibi bitkilerde iki boğum arasında kalan kısım’
3-‘el-Kafru (kaf, fe, re): Koşu için anasından
ayrılmış öküz’
4-Kallede (kaf, şeddeli lam, dal): Devenin
boynuna kurbanlık nişanı taktı’
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.339, 346, 352-353).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren
Metinlerden ÖRNEKLER-(17-20)
Aşağıdaki metinleri lütfen İBRETLE okuyunuz!
Ülkemiz gençliğinin nasıl yetiştirildiğini
gözlerinizle gördükten sonra dehşete kapılarak derin derin düşününüz!
Ülkemizde nasıl MÜCTEHİD yetiştirilidiğine
sizler de şahit olunuz!
Ülkemizin geleceğinden onlarca yılın nasıl
çalındığına sizler de şahitlik ediniz!
Aşağıdaki metinlerdekilere benzer yanlışları
savunmak için -müelliflerin gıyabında ve onların hiç haberi bile olmadan şeytan
tarafından- görevlenderilmiş bireylere ise hiiiiçççç kulak asmayınız benim aziz
dostlarım, onlardan zerre miktarı hayır beklenmez.
1-‘Nehece (nun, güzel he, cim): Yol açık ve
belli olmak’;
2- ‘en-Neklü (nun, kef, lam): Büyük kuyu
kovasının altına bağlana ip’;
3- ‘el-Mihzâm (mim, güzel he, keskin ze, elif,
mim): Ateş karıştırılan veya sallayarak tutuşturulan ağaç’;
4-‘İhtezze (elif, güzel he, iki noktalı te,
keskin ze): Deve, sürücüsünün şarkısıyla gayrete gelip yürüdü’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu, Hayreddin
Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.454-455,
468-469).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden ÖRNEKLER-(21-24)
Biliyorum, biliyoruuuummmmm.,
Aşağıdaki metinlerin de ülkemizin masum çocuk
ve gençlerine mutlaka öğretilmesi gerektiğini büyük bir gururla savunanlar
olacaktır.
Onları çok iyi biliyorum, tanıyorum.
Her türlü haksızlık ve yanlışı savunabilecek
karakterde olanlarları yakından tanıyorum.
Kimlikleri, statüleri, cinsiyetleri, ırkları,
dinleri, mezhepleri, dini görüşleri, mali güçleri, arkadaşları, öğrencileri ve
beslemeleri ne/kim olursa olsun onlarla mücadelemiz devam edecek. Çünkü,
ülkemizin düşünce ve bilim hayatına zarar veriyorlar. Bu böyle biline..
Buyurunuz, gençlerimizin nasıl yetiştirilidğini
hep birlikte okuyalım:
1-‘en-Nüfâyetü (: nun, fe, iki noktalı ye,
kapalı te): Sıçrantı’
2- ‘en-Nakîr (nun, kaf, iki noktalı ye, re):
Çekirdekteki küçük oyuk’
3- ‘en-Nakî’ (nun, kaf, iki noktalı ye, ayın):
Soğutulmuş halis süt’
4- ‘en-Nakî’a (nun, kaf, iki noktalı ye, ayın,
kapalı te): Soğutulmuş halis süt’
(Bakınız: Bekir Topaloğlu, Hayreddin
Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.448-449,
451).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(25-28)
Ülkemizde bazı kesimlerin ve kişilerin
yetiştirdikleri ve yetiştirmeyi ideal edindikleri nesillerin neler bildiklerini
merak mı ediyorsunuz?
Buyurunuz efendim!
Aşağıdaki metinleri okur okumaz büyük bilgin
haline geldiğinizi hemen hissedeceksiniz:
1-‘el-Kâhin (kef, elif, güzel he, nun): İnce
işlerle uğraşan müneccim, doktor gibi kimse. Birinin işlerini yürüten kimse.
Papaz’;
2-‘el-Kânûn ( kef, elif, nun, vav, nun): Ocak.
Kulak hırsızlığı yapmak için oturan kişi’;
3-‘en-Nevt (nun, vav, tı): Yükün bir tarafa
çekmemesi için karşı tarafa konulan ağırlık. Asılan, takılan şey. Şeref v.b.
nişanı. Ciğerden kalbe uzanan iki büyük damar’;
4-‘el-Vahşiyyü (vav, ha, şın, üzerinde şedde
olan ye): Yabani. Sağ taraf. Hayvanın binilemiyen ve sağılamayan tarafı. Yabani
incir’
(Bakınız: Bekir Topaloğlu, Hayreddin
Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.378-379,
459, 483).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(29-32)
Aşağıdaki metinleri okuyunca İmam Hatip Lisesi,
Yüksek İslam Enstitüsü ve İlahiyat Fakülteleri öğrencilerinin nasıl
yetiştirildiğini herkes rahatlıkla anlayacaktır.
Metinlerin alıntılandığı sözlüğün onlarca baskı
yaptırıldığını göz önüne alındığımızda ülkemizde onbinlerce insanın nasıl
yetiştirilği hakkında fikir sahibi olabiliriz:
1-‘Temerreğat (İki noktalı te, mim, gayın, açık
te): Hayvan bir yerde uzun boylu otladı’;
2- ‘Meleta (Mim, lam, tı): Çocuk ahlâksız ve
piç olmak’;
3-‘el-Mekletü (Mim, lam, kaf, lam, kapalı te):
Kabın dibi. Çölde su azaldığı vakit kabın dibine koydukları taştır ki herkes bu
taşı örtecek kadar su içer’;
4-‘el-Mükâkü (Mim, kaf, elif, kaf): Emilmiş
ilik)’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu, Hayreddin
Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.
s.407, 414-415).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden ÖRNEKLER-(33-36)
AŞAĞIDAKİ KELİMELERİ ve ANLAMLARINI OKUDUKTAN
SONRA, ülkemiz gençlerinin nasıl yetiştirildiğini hepimiz daha iyi anlayacağız.
Kelimelerin karşılarında yer alan cümleler size
hiç bir şey ifade etmeyebilir.
‘Kelimelerin ve karşılarındaki cümlelerin
bizimle ne alakası var?’ diyebilirsiniz. Düşünceniz bu yönde olabilir. Şunu
lütfen unutmayınız, ne sizin ne de benim düşüncem birileri için önemlidir.
‘Önemli olan nedir?’ mi diye diyorsunuz? Cevabını vereyim: Önemli olan, kurulan
düzenin devam etmesidir. Önemli olan, bu kelimeleri bildiğinden dolayı büyük
alim ve fakih sayılmaktır. Önemli olan, bu gibi kelimeleri bilerek ve öğreterek
din alanında otorite olmaktır.
Ülkemizde bazı kişilere göre; bilerek veya
bilmeyerek yanlış işler yapmanın ve bu bu yanlış işleri de onbinlerce, hatta
yüz binlerce kişiye yaygınlaştırmanın da fazla önemi yok. NASIL OLSA ONLARI
SAVUNACAK BİRİLERİ BULUNUR, nasıl olsa onları savunacak bireyler yetiştirmiş
durumdadırlar, nasıl olsa onları savunmayı hayatlarının gayesi kabul eden
ve tetikte bekleyen bireyler var çevrelerinde. Gerisinin ne önemi var ki?!..
Buyurunuz efendim! Sizler de istifade ediniz,
ilminiz ve irfanınız artsın!
1-‘Celâ (cim, lam, elif): Korku veya kıtlıktan
dolayı yurdundan uzaklaşmak’;
2-‘Cemmeme (cim, mim, mim): Kadın saçlarını
erkeğinkine benzetti’;
3-‘Cüzrûf (cim, peltek ze, re, vav, fe):
Değirmen taşının ortasına dönmesi için yerleştirilen ağaç veya demir’;
4-‘el-Mihraf (mim, hı, re, fe): İyi hurmaların
konduğu sepet’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.48-49, 78, 80).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(37-40)
Aşağıdaki kelimeler TÜRKİYE’DE ORTA ÖĞRETİM
ÖĞRENCİLERİNE bile ÖĞRETİLİYOR. Dikkat buyurunuz lütfen!
Aşağıda künyesi verilen eser ve ona benzeyenler
hakkında, müstakil bilimsel makaleler yazacağımı da burada sizlere haber vermek
isterim. Yazmayı düşündüğüm makalelerde elbette; bu türden eserlerin
kaynakları, bilim ahlakına riayet edilip edilmediği, eğitim öğretim açısından
değerleri, etkileri, ülkemiz düşünce hayatına katkıda bulunup bulunmadıkları,
bu gibi eserlerin hatalarını ve eksikliklerini bilmelerine rağmen şimdiye kadar
yangeldizm mesleğini benimseyenlerin niçin bir eleştiri yazısı yazmadıkları,
hazırlanırken sözlükbilim kurallarına riayet edilip edilmediği ve böyle
eserlerin niçin defalarca baskı yaptırıldığı gibi konuları da ele almak
isterim.
O zamana kadar; hep birlikte aşağıdaki
kelimeler ve ülkemiz gençlerine okutulan anlamları üzerinde düşünelim, ibret
alalım. ‘DEVENİN İDRAR DELİĞİ DARALMAK’ın Arapça’sının ne olduğunu öğreniniz de
büyük İslam alimi olunuz:
1-‘es-Se’r (peltek se, üzeri hemzeli elif, re):
Dost katili’;
2-‘Câha (cim elif, ha): Yakınlarının malı helak
olmak’;
3-‘İctevâ (elif, cim, iki noktalı te, vav, ye):
Bir yerde yemek ve içmekten kesildi’;
4-‘Hasaret (en-Nâkatü) (ha, sad, re, açık te):
Devenin idrar deliği daralmak’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.35, 52-53, 63).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(44-44)
Dikkatinizi çekerim: Aşağıdaki metinler ‘ORTA
BÜYÜKLÜKTE’ bir sözlükte yer alıyor.
Aferin! Aferin! Aferin! Binlerce kez aferin!
1-‘Safene (sad, fe, nun): At bir ayağını
tırnağı üzerinde kaldırıp diğer üçü üzerinde durmak’;
2-‘el-Esna’ (elif, sad, mim, ayın): Derli toplu
güzel topuk’;
3-‘es-Sınâbü (sad, nun, elif, be): Hardalla
kuru üzümden yapılan bir katık’;
4-‘Sâne (: sad, elif, nun): At tırnağının
üstüne basmak’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.226, 229, 231).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(45-48)
AŞAĞIDAKİ METİNLER kime öğretiliyor acaba?
Öğrencilerimize.
Boş verin efendim boş verin lütfen!
Ülkemizin ilim ve düşünce hayatının nasıl şu
anki haline geldiği üzerinde fazla düşünmeye gerek yok bence. Bu gibi metinleri
incelemek kafidir. Mesele çok açıktır. Gören gözleri ve anlayacak aklı olanlar
için her şey ortadadır.
1-‘Legaze (lam, gayın, keskin ze): Fare,
yuvasını eğri büğrü ve şaşırtmalı kazmak’;
2-‘el-Lügâm (lam, gayın, mim): Devenin
ağzındaki köpük’;
3-‘el-Lü’â’e (lam, ayın, elif, ayın, kapatıl
te): Ömrü kısa bir yeşil ot’;
4-‘İltetamet (lam, iki noktalı te, tı, mim,
açık te): Dalgalar birbirini dövdü’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.390-391).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(49-52)
Aşağıdaki kelimeleri ve karşılarında yer alan
anlamlarını okuyunca, bu kutsal bilgilere sahip olup büyük insan olan bazı
kişiler hatırınıza gelecektir muhtemelen. Bu kutsal bilgiler, insanı her şey
yapar.
Bu gibi metinler; ülkemizde kırk yıldır
varlıklarına şahit olduğumuz; büyük siyasetçi, büyük bilgin, bürokrat,
ilahiyatçı, tarihçi, fakih, feylesof, kelamcı, sanatçı, din alimi, müctehid,
muslih, muhyi, şeyh, abi, üstad, doktor, doçent ve profesör gibi ünvanlara
sahip olan bazı kişilerin bilgi hazinelerini keşfetmenize yardım edecektir.
1-‘Legame (lamn, gayın mim): Deve köpük atmak’;
2-’el-Lefku (lam, fe, kaf): Elbisenin dikilmiş
bir parçası’;
3-‘Lemesehü (lam, mim, sin, güzel he): Kadına
çıplak olarak dokunmak’;
4-‘el-Lüm’atü (lam, mim, ayın, kapalı te):
Vücudun yumuşak ve parlaklığı. Meme ucunun etrafındaki siyahlık. Bitkinin
kuruyan kısmı’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.391, 395-396).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(53-56)
Aşağıdaki metinleri okuduktan sonra, onlarca
yıldır bilim ve düşünce hayatımıza hangi metinlerin yön verdiğine siz karar
veriniz:
1- ‘el-Âmmetü (üzeri medli elif, mim, kapalı
te): Beyne kadar varan baş yarası’;
2- ‘el-Ecmetü (elif, lam, mim, kapalı te):
Arslan yatağı’;
3-‘el-Üdretü (elif, dal, re, kapalı te):
Fıtıklı husye’;
4-‘Beşi’a (be, şın, ayın): Eğri çehreli olmak’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.3-4, 12, 24).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(57-60)
İCTİHAD YAPACAK YENİ NESİLLER AŞAĞIDAKİLERE
BENZER KELİMELERİ ÖĞRENEREK YETİŞTİ. Anladınız mı efendim?
1-‘Vekere (vav, kef, re): Burnuna yumruk
vurmak’;
2-‘el-Vakfü (vav, kaf, fe): Kalkan çerçevesi’;
3-‘el-Vak’u (vav, kaf, ayın): İnce bulut’;
4-‘Vakka’a (vav, kaf, ayın): Taş ayağını
yardı’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.501-502).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(61-64)
Onbinlerce insana SATILAN veya DAĞITALAN orta
seviyede bir sözlükte yer alan aşağıdaki METİNLERİ OKUYUNCA ben çok UTANDIM,
çok üzüldüm, çok düşündüm, çok kahroldum.
Onlarca yıldır YENİ NESİLLER BÖYLE YETİŞTİRİLDİ
İŞTE.
Çok üzgünüm.
Bu üzüntümden dolayı, bundan sonraki nesiller
de heba olmasın diye aşağıda künyesi verilen eser ve onun gibi olanlar hakkında
makaleler yazıyorum, yazacağım, yazmalıyım.
VALLAHİ de BİLLAHİ de TALLAHİ de yazacağım,
yazmalıyım. Yeter ki Yüce Rabbım bana sağlık versin.
1-‘en-Nafita (nun, elif, fe, tı, kapalı te):
Çalışmadan avuçta meydana gelen içi su dolu kabarcık’;
2-‘Nefeda (nun, fe, dal): Asma tomurcuklanmak’;
3-‘en-Netîh (nun, tı, ha): en-Netîhatü (nun,
tı, iki noktalı ye, ha, kapalı te): Süsülüp toslanarak ölmüş hayvan’;
4-‘en-Nesâ (nun, sin, elif): Oturak hizasından
topuğa uzanan bir sinir’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.441, 445, 437).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(65-68)
AŞAĞIDAKİ METİNLERİN YER ALDIĞI SÖZLÜK, bugün
bile/hala BASILIP ÖĞRENCİLERİMİZE SUNULMAYA DEVAM EDİYOR.
Ne diyeyim? KARAR SİZİN..
1-‘Ecbele (elif, cim, be, lam): Dağa rasladı’;
2-‘Cezebe (cim, peltek ze, be): (Hayvan) sütünü
çekmek’;
3-‘Cedele (cim, dal, lam): Buğday tane tutmak;
ipi sağlamca bükmek’;
4-‘Cezze (en-Nahlü) (cim, keskin ze): Hurma
meyvesinin kesimi yaklaştı’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.41-43, 45).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(69-72)
ONLARCA YILDIR BASILAN ve hala öğrencilerimize
ORTA DÜZEYDE SÖZLÜK OLARAK SUNULAN bir eserde yer alan aşağıdaki metinleri
iyice inceleyince şu kanaate vardım:
BU GİBİ ESERLER dikkatli bir şekilde
incelenmeden, göz önüne alınmadan, Türkçe’deki ve başka dillerdeki aynı amaca
yönelik eserlerle mukayese edilmeden ASLA, ASLA, ASLA, ASLA, ASLA Çağdaş Türk
Düşüncesi ANLAŞILAMAZ. Hele hele, bu eserler değerlendirilmeden ASLA ve ASLA,
ÇAĞDAŞ DİN/İSLAM DÜŞÜNCESİ TARİHİ YAZILAMAZ.
Bu gibi makaleler yazmamın bir sebebi işte tam
da budur.
1-‘el-Cerrâr (cim, re, elif, re): Küp yapan’;
2-‘Ecmele (elif, cim, mim, lam): Devesi bol
oldu’;
3-‘el-Cânn (elif, lam, cim, nun): Bir nevi
yılan’;
4-‘İhtebâ (Elif, ha, iki noktalı te, be, ye):
Kabaları üzerine oturup bacaklarını dikerek ellerini önden bağladı. (-bi): Bu
oturuş vaziyetinde sırt ve bacaklarını örttü’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.44, 49, 51, 56).
----
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(73-76)
HERHANGİ BİR DOĞU veya BATI DİLİNİ ÖĞRENMEYE
BAŞLADIĞINIZI ya da ÖĞRENDİĞİNİZİ VARSAYALIM:
-Yeni öğrenmeye başladı isenez, AŞAĞIDAKİ
KELİMELERİ ve ANLAMLARINI NE ZAMAN ÖĞRENİRDİNİZ ACABA? (İncelediğimiz sözlük,
İmam Hatip Liselerinde okuyan öğrencilerin Arapça öğrenirken yıllardır başvurduğu
ana eserlerden biridir).
-Türkçe’nin dışında bir dili MÜKEMMEL SEVİYEDE
bildiğinizi var sayalım. AŞAĞIDAKİ KELİMELERİN benzerlerini ve anlamlarını
BİLİRMİYDİNİZ/öğrenirmiydiniz ACABA?
-Ana dili Arapça olan insanlardan kaç kişi
aşağıdaki kemilerin anlamlarını öğrendi/biliyor acaba?
-Ana dili Arapça olup aşağıdaki kelimelerin
anlamlarını bilen kişilerin TAHSİL SEVİYELERİ Ne idi/NEDİR ACABA?
1-‘Hasse (ha, sin): Baş ütmek’;
2-‘Hamişe (ha, mim, şın): Bacakları ince
olmak’;
3-‘Hanne (ha, nun): Deve yavrusunun hasretiyle
inlemek’
4-‘Haneket (el-Ümmü es-Sabiyye): Anne çocuğun
damağına bir şey sürmek’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.61, 69, 71).
----
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(77-80)
AŞAĞIDAKİ metinlerin orta büyüklükte bir
sözlükte bulunmasına ve o sözlüğün hala satışta olmasına şaşırmayınız lütfen.
BÖYLEDİR BU İŞLER, BÖYLE OLUR, BÖYLE YAPILIR, BÖYLE YAPARLAR. Umulur,
yapabilirler.
Mesele Arapça öğretmek değil, siz hala anlamadınız
mı?
1-‘Ferika (fe, re, kaf): Dalganın altına
girmek. Saç veya sakalı iki bölüm olmak. Dişleri seyrek olmak. Tek taşaklı
olmak.’;
2-‘el-Ferîk (fe, re, iki noktalı ye, kef):
Oğulmuş, kabuğu soyulmuş. Ütme’;
3-‘el-Ferîketü (fe, re, iki noktalı ye, kef,
kapatı te): Dilin dibinde bulunan karşılıklı iki kemiğin her biri’;
4-‘el-Firâğ (fe, re, elif, gayın): Kovanın su
dökülen kısmı. Gönden yapılmış büyük su kabı’.
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.316-317).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(81-84)
AŞAĞIDAKİ METİNLERİ OKUYUNCA ülkemizde nasıl
bir düşünce ve bilim geliştirilmek istendiğini rahatlıkla anlayacaksınız.
1-‘el-Fezzü (fe, keskin ze): Hafif adam. Yaban
ineğinin yavrusu’;
2-‘Feseha (fe, sin, hı): Elini,
kolunu..mafsalından çıkarmak’;
3-‘Feseka (fe, sin, kaf): Kabuklu şey
kabuğundan çıkmak’;
4-‘Feşşe (fe, şın): Su kırbasını boşaltmak.
Memeyi tamamen sağmak’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.318-319).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(85-88)
ARANIZDA aşağıdaki kelimeleri ve anlamlarını
bilen var mı çok merak ediyorum.
ARANIZDA İLERİ DÜZEYDE ARAPÇA bilen varsa ve
aşağıdaki kelimeleri ve anlamlarını bilmiyorsanız, mutlaka üzüntü
duymalısınız!!!!!????
1-‘Fesuha (fe, sad, ha): Süt süzülmüş, kaymağı
alınmış olmak’;
2-‘el-Fişl (fe, şın, lam): Tahtırevan perdesi’;
3-‘el-Fasîlü (fe, sad, iki noktalı ye, lam):
Anasından ayrılmış deve yavrusu’;
4-‘el-Fasîletü (fe, sad, iki noktalı ye, lam,
kapalı te): Baldır etinden bir parça’
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.319-320).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(89-92)
AŞAĞIDAKİ kelimelere ve karşılarında yer alan
anlamlarına bu ülkede kimin ihtiyaç duyduğunu merak edenler olabilir.
Bazılarına göre, her gencin bunlara ihtiyacı var. Evet evet, kesinlikle
ihtiyacı var. Böyle düşünülüyor olmalı ki, AŞAĞIDAKİ SÖZLÜK günümüzde bile
BASILIP ‘Kamus’ adı altında insanlarımıza sunulabiliyor.
NE DİYEYİM?..
NE DİYEBİLİRİM?..
NE DİYEBİLİRSİNİZ?..
1-‘Nekebe (:nun, kef, be, açık te): Tersine
çevirip içindekini dökmek’;
2-‘Nehede (nun, güzel he, dal): Kap dolmaya
yaklaşmak’;
3-‘Enheda (Elif, nun, güzel he, dad): Hayvanı
kaldırıp sürdü’;
4-‘Nâ’e (nun, elif, hemze) en-Necmü: Yıldızın
biri batıda batarken diğeri sabahleyin doğudan çıkmak’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.452, 455-457).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(93-96)
Aşağıdaki metinleri okuduktan sonra, SADECE
AĞLAYINIZ!
Lütfen, lütfen, lütfen SADECE AĞLAYINIZ!
Türkçe için ağlayınız!
Düşünce hayatımız için ağlayınız!
Din dilimiz için ağlayınız!
İmam Hatip liselerinde, Yüksek İslam
Enstitülerinde ve İlahiyat Fakültelerinde okuyan öğrenciler için ağlayınız!
BENİM İÇİN CIZZZZ EDİYOR, ŞİMDİLİK başka bir
şey yazmak istemiyorum.
1-‘ed-Devletü (dal, vav lam, kapalı te):
Karşılıklı ve nöbetleşe mağlubiyet’;
2-‘ed-Devşü (dal, vav, şın): Göz darlığı, gözün
etrafı’;
3-‘Dâka (dal, elif, kaf): Ahmaklığından ölmek’;
4-Dâke (dal, elif, kef): Dövüp inceltmek, suya
batırmak’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.109, 110, 111).
---
Düşünce Hayatımıza Yön Veren Metinlerden
ÖRNEKLER-(97-100)
Çağdaş Türk düşüncesinin, özelilkle de dini
düşüncemizin Cumhuriyet dönemindeki vahim durumunu aşağıdaki metinler anlatmaya
yeter de artar bile.
Buyurunuz efendim! Siz de istifade ediniz!
1-‘Devvemet (dal, vav, mim, açık te) es-Semâ’ü:
Devamlıca yağmur yağmak;
2-‘ed-Dîkü (dal, iki noktalı ye, kef): Atın
kulağının arkasındaki tümsek kemik’;
3-‘ed-Devâtü (dal, vav, elif, kapalı te): Üzüm,
karpuz v.b. kabuğu’;
4-‘ez-Zîhu (peltek ze, iki noktalı ye, hı): Çok
kıllı bir nevi erkek sırtlan’;
(Bakınız: Bekir Topaloğlu,
Hayreddin Karaman, Arapça-Türkçe Yeni Kamus, İstanbul-1991, Nesil Yayınları, s.111-112, 120).
--
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.