25 Şubat 2014 Salı

HİKMET’li SÖZLER-36




HİKMET’li SÖZLER-36

---
VEFÂ'yı YİĞİT İnsan Gösterir

'..yiğit olan vefâ gösterir, kötüler ise cefâ ederler'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3432)
---

CEFÂ Edene VEFÂ Göstermelisin

'Cefâ edene karşı vefâ göstermekte devam et..'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3432)
---

Sana SÖĞEN'i Sen ÖVMELİSİN

'Sana kim söğerse, sen onu öğmelisin; böyle olursa, o küstahlardan sayılır, sen de asîllerden sayılırsın'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3431)
---

KABA SÖZ Söylememelisin

'İnsanlara karşı kaba söz söyleme; kaba sözün acısını gönül uzun yıllar çeker'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3430)
---

GÖNLÜN İle DİL'in ÇELİŞMEMELİ

'..gönlünde ne varsa, dilinde de o olmalıdır'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3428)
---

ÖÇ ve KİBİR

'Öç ve kibiri gönülden atmalı..'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3428)
---

CEFÂ'ya, VEFÂ Göstermelidir

'..cefâ edenlere karşı, ses çıkarmadan vefâ göstermelidir'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3427)
---

Başkalarının YÜK'ünü Üstlenmeli, Başkalarına YÜK OLMAMALI'sın

'Başkalarının yükünü yüklenmeli, fakat onlara yük yüklememeli..'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3427)
---

KONUŞMA ADABI

'Kaba söze yumuşak cevap vermeli ve acı sözlere de tatlı sözle mukabele etmelidir'

Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3426)
---

DÜŞMANI OLAN Hakkında Dedikodu Yapılacağını BİLMELİ

'Bin tâne düşmanı olup da, hakkında her gün bin defa konuşulmayan insana insan denilirmi'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3421)
---

ERDEMLİ OLMAK, TOPLUM İÇİNDE MÜMKÜNDÜR

'Yalnız olunca, insanları çekiştirmem; dilimi lüzûmsuz ve boş lâflar ile günaha sokmam-dedin'

'Ortada kimse yoksa ve kendin insanlar arasında oturmuyorsan, kimin hakkında konuşacaksın'

'Bak, yiğit o kimsedir ki, insanlar arasında gezer, fakat dilini muhafaza eder ve böylece baş-köşeye geçer'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3423-3425)
---

İYİ NAM KAZANMANIN Yolu, DÜŞMANLA ÇARPIŞMAK'tır

'Düşman ile çarpışa-çarpışa insanın adı büyür; düşmansız kimsenin adı yükselmez, yerde kalır'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3419)
----

Düşmanı ÇOK OLMAK ERDEMLİ OLMAYA İŞARETTİR

'Hangi insanın etrâfına bir düşman kalabalığı toplanmış ise, bil ki, o insanın fazîleti diğerlerinden fazladır'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3418)
---

KÖTÜ'nün DÜŞMANI Yoktur, O Zaten ÖLÜ'dür

'İyi insanın düşmanı belli olur; kötünün düşmanı yoktur; kötü adam zâten ölüdür'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3417)
---

ERDEMLİ KİŞİNİN DÜŞMANI ÇOKTUR

''Kimin fazileti çok olursa, onun dengi olmayan düşmanı da o kadar çok olur'

'Kim faziletli ve asîl nesepli olursa, memleketin her tarafında bir çok kimseler ona düşman olurlar'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3416-3417)
---

DÜŞMAN'ın KIYMETİNİ BİLMELİSİN

'İnsanı gaflet uykusundan uyandıran düşmandır ve yine düşmandır ki, onun kusûr ve fazîletlerini memlekete ilân eder'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.250/3413)
---

DANIŞMA'nın YARARI

'Danışırsa, insanın bilgisi genişler; eğer bu danışmaya bilgi de katılırsa, o iş, tereddütsüz, elde edilir'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.404/5657)
---

Bir İŞ'te BAŞARILI OLMANIN ŞARTI

'İnsan işinde ancak danışmak suretiyle muvaffak olur; danışmayan kimse sonunda peşiman olur'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.404/5653)
---

Her İşi DANIŞMA İLE HALLETMELİ

'İnsan her işini yakını ile danışmalıdır; her türlü iş danışma yolu ile halledilir'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.404/5652)
---

Her İşi BİLGİ ve DANIŞMA İle Yapmalı

'Her işi bilerek ve danışarak yapmalıdır; danışmayan her kes işinde zarar görmüş ve sonunda peşiman olup, inlemiştir'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.404/5650)
---

İYİLİK'i KARŞILIKSIZ BIRAKMAMALISIN

'İyiliği karşılıksız bırakmayan kimse, insanların iyisi, halkın seçkini ve insanlık nişânesini taşıyandır'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.414/5791)
---

İnsan Hangi ÜNVAN Peşinde Koşmalı?

'İnsan ol, insanlara karşı insanlık yap; insan vasfını kenin için en yüksek bir unvan olarak taşı'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.414/5789)
---

İNSAN NASIL YÜKSELMELİ?

'Ey mert insan, insan ol ve bu vasfınla yüksel; insan insanlık yolunu böyle tarif etti'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.414/5788)
---

GERÇEK İNSAN KİMDİR?

'..gerçek insanların nişânesi insanlıktır'

(Bakınız: Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig, çev. Reşid Rahmeti Arat, Ankara-1998, TTK, s.414/5787)
---

Harun Anay/25.02.2014
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
facebook.com/HarunAnay
twitter.com/HarunAnay
---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.