8 Eylül 2013 Pazar

ÖĞRENCİLERE NOTLAR (18-19)




Yeni Öğretim Yılı Başlarken ÖĞRENCİLERİME özel NOTLAR (18-19)

18-Bilge, düşünür, bilgin ve ahlaklı kişilerle mutlaka tanışmaya ve onlardan istifade etmeye çalışmalısınız. Siz de takdir edersiniz ki, böyle kişileri tanımak ve onlardan istifade etmek sanıldığı kadar kolay değildir. Bu hedefe ulaşabilmek için ilk önce fakültenizdeki hocaları tanımaya çalışmak iyi bir başlangıç olabilir. Daha sonra daireyi genişleterek, bulunduğunuz şehri, ülkemizi ve hatta dünyanın muhtelif ülkelerini bu amaçla göz önüne alıp istifade edebileceğiniz kişilerle irtibata geçebilirsiniz.

Lütfen, lütfen şunları unutmayınız: Her üniversite hocası, her kitap ve makale yazarı, her itibar gören ve alkış alan, her gazete yazarı, her televizyon ve radyo konuşmacısı anılan vasıflara sahip değildir. Tarihin her döneminde iyi ile kötü biribirine karışmıştır veya -bilerek veya bilmeyerek- karıştırılmıştır. Allah’ın hitap ettiği ve sorumluluk yüklediği bir birey olarak aklınızın yettiği kadar iyi ve en iyi kişileri tanıyıp onlardan istifade etmek, onlara saygı göstermek ve onları takdir etmekle yükümlüsünüz.

Sorumluluk sahibi bir kişi, hayatını sıradan insanların eline teslim etmez.

19-Vasıflı insanlarla tanışıp onlardan istifade edebilmek için ilk önce fakülte hocalarınızı tanımaya başlayacağınıza göre, hocalarınızın hayatını belirli bir düzeyde inceleme ve yazdıklarını okuma gibi çabaların yanı sıra onlarla yüzyüze de görüşmelisiniz. Bu amaca yönelik görüşmelerden sonra hangi hocanın istifadeye en layık, hangisinin daha az layık veya hiç layık olmadığına karar vermelisiniz.

Hocalarla görüşmeyi ciddiye almalısınız. Öğrencinin yaptığı bazı hatalar onun hedefine ulaşmasına mani olabilir. Bunun için herhangi bir hocayla görüşmeye karar verdiğiniz zaman aşağıdaki hususları göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim (Elbette siz de yenilerini ilave edebilirsiniz):

-Hocayla ilk görüşmenizde mutlaka kendinizi tanıtınız; ikinci ve üçüncü görüşmelerde de hoca sormadan -hatırlatmak için- yine kendinizi tanıtmak yararlı olabilir;

-Çok âcil durumlar hariç, hocalardan mutlaka randevu alarak görüşünüz. Bazı hocaların yetişme şartları farklı olduğu için randevuyi gereksiz görebilirler, siz yine de randevu alarak ziyaret etmeye çalışınız;

-Bir kişiden randevu talep etmenin de kuralları vardır. Görüşeceğiniz kişinin hiç müsait olmadığı bir anda talebenizi dile getirirseniz, olumsuz durumlarla karşılaşabilirsiniz. Onun için randevu talep ederken, görüşeceğiniz kişinin o an böyle bir talep için konuşmaya müsait olup olmadığına dikkat ediniz;

-Görüşmeye giderken yeterli zaman ayırınız. Farz edelim ki, hoca size yarım saat görüşme vakti ayırdı. Siz bir-ya da bir buçuk saat vakit ayırmalısınız. Görüşme herhangi bir sebeple uzarsa, ‘Başka bir yere yetişmem lazım, müsadenizle kalkayım’ türünden bir cümle sarf etmeniz yakışık almaz;

-Görüşeceğiniz vakte riayet ediniz; tam saatinde kararlaştırılan vakitte ve yerde olunuz; size ne kadar zaman ayrıldı ise ona da riayet ediniz; görüşeceğiniz kişi daha fazla konuşmak isterse -sıkıcı ve özel bir durum olmadığı müddetçe- memnuniyetle kabul etmelisiniz;

-Görüşmeye giderken giyiminize özen göstermeniz yararlı olur;

-Görüşmenin her aşamasında genel görgü kurallarına riayet etmelisiniz; görüşmenin başında ve sonunda sizi kabul ettiği için teşekkürlerinizi sunmayı unutmayınız;

-Şayet görüşme bir odada yapılıyorsa, hoca ev sahibi makamında olduğu için size şeker, kolonya veya çay gibi bazı ikramlarda bulunmak isteyebilir. Sizin açınızdan çok özel bir sebebi yoksa, bunları kabul etmelisiniz. Diyelim ki şeker ikram etti, siz ise şekeri hiç sevmiyorsunuz, ‘BENİM ŞEKERLE ARAM YOK, SAĞOLUN’ diyeceğinize nezaketle şekeri aldıktan sonra teşekkür edebilirsiniz. Daha sonra şekeri yeyip yemediğinizi kimse kontrol etmiyor, başkasına da verebilirsiniz. BU KONUDA ÖYLE KABALIKLARLA KARŞILAŞTIM Kİ anlatamam, DESTAN OLUR..

-Görüşme sırasında hoca izin vermediği müddetçe odasındaki kitap, kalem ve kağıt gibi eşyalara el sürmemelisiniz. Ancak izin isteyerek böyle şeyleri inceleyebilirsiniz. ODAMA GELEN BİRİNİN, sanki kendi malıylımş gibi kitapları oradan alıp oraya koyduğunu, bir sürü şeyi karıştırdığını, en sonunda da ‘KUSURA BAKMAYIN, KİTAPLARINIZI DA KARIŞTIRDIM AMA..’ dediğini ve kendisi çıktıktan sonra -can sıkıntısı hariç- dağıttığı eşyaları düzeltmenin yarım saatimi aldığını söylesem inanır mısınız? İnanın lütfen, neler yaşıyor insan hayatta neler??

-Çok önem verdiğiniz bir konuda görüşmeye gidiyorsanız, yanınızda kayıt cihazı da bulundurabilirsiniz. Hocadan izin almak şartıyla konuşmaları kayda alabilirsiniz. Böyle bir durum olursa, yaptığınız kaydı CD’ye alarak veya USB ile hocaya da vermeyi unutmayınız;

-Görüşmeye giderken hiç unutmamanız gereken şeylerin başında yanınızda kalem kağıt taşımaktır. Görüşme başlayınca da not almalısınız, not alacak bir şey olmasa bile kalem ve kağıdınız elinizde olmalıdır. Bu konudaki hatıra ve gözlemlerimi anlatsam uzun bir yazı dizisi olur. Randevuleştiğiniz bir kişinin sanki yanınıza kalem kağıt istemeye gelmiş gibi bir tavırla hareket etmesi ne kadar garip değil mi? Yanında kalem kağıt olmayan bir insan, görüşmeye de hazırlıksız gelmiş demektir. Böyle biriyle ne konuşulabilir ki? Ancak genel konular, hal hatır sorma vs. olabilir..

-Görüşme sırasında, hocayla aranızda ne kadar samimiyet olursa olsun, belirli bir mesafeyi ve edebi muhafaza etmelisiniz;

-Görüşme sırasında, karşınızdaki insanın size daha çok yardımcı olabilmesi için kendisine destek olmalısınız. Söz gelimi bir konuyu tartışıyorsunuz, hoca sizin tam arkanızdaki bir sözlüğe bakma gereği hissetti. Şu sözlüğe bakayım diyerek yerinden kalktı. Sizin hemen, ‘Hocam ben sözlüğü alabilirim, lütfen söyleyiniz, nerede?’ şeklinde bir soruyla teklifte bulunmanız hoş bir yaklaşımdır. Buna karşılık size yardımcı olmak için hoca odasında oradan oraya koştururken sizin patron gibi yerinizde gerilerek onu seyretmeniz hiç de uygun olmaz;

-Görüşme sırasında ve sonrasında karşınızdaki insanın vaktini alacak işler yapmayınız. Söz gelimi bir sandalyede oturuyorsanız, kalktığınızda sandalyeyi düzeltiniz; birlikte çay içti iseniz, bardakları yıkayabilirsiniz; herhangi bir sebeple oturduğunuz yerde sırf siz geldiğiniz için bir düzenleme yapıldıysa onları eski yerine koyabilirsiniz;

-Görüşmek istediğiniz konuya önceden hazırlanınız. Hiçbir bilgi sahibi olmadan ve en basit şeyleri bile bilmeden ciddi bir görüşme yapılamaz. Ancak başlangıç seviyesinde olmak üzere, kaynak tavsiyesi ve herhangi bir bilginin nerelerde bulunabileceği gibi konular hazırlıksız bir şekilde görüşülebilir;

-Görüşmeye giderken mümkünse, randevu istediğiniz hocanın görüşmek istediğiniz konuda matbu çalışmaları olup olmadığını inceleyiniz, şayet böyle bir durum söz konusu ise yayınlarını okuyunuz; en azından bilgi sahibi olarak görüşmeye gidiniz. Unutmayınız bilgi sahibi olmayan insanların önemli sorular sorabilmesi çok nadirdir.

-Görüşmenin başındaki hoşgeldiniz, nasılsınız ve kendinizi tanıtma faslından sonra, görüşeceğiniz konuyu ve zihninizdeki soruları/sorunları hocaya arz etmelisiniz. Fakat, bu kısmı da FAZLA UZATMAMALISINIZ, unutmayınız siz öğrenmeye gittiniz öğretmeye değil. Ya da görüşme sırasında bir konuyu hocayla tartışmanız, bir görüşün başka şekilde de düşünülebileceğini ifade etmeniz gerekebilir. Böyle bir durumda da inatla, bilgiç tavırlarla ve heybetli bir şekilde CEDELLEŞMEMELİSİNİZ. Görüşlerinden istifade etmeye gittiğiniz insanı bir şeylere ikna etmeye gittiyseniz ve siz konunun en doğrusunu biliyorsanız, ne diye hocayı rahatsız ediyorsunuz?

-Görüşmenin sonunda, hocaya teşekkür etmenin yanı sıra, -şayet ihtiyaç duyuyorsanız- biraz daha çalıştıktan sonra kendisini tekrar ziyaret etmek istediğinizi, kabul ederse memnun olacağınızı belirtmeyi unutmayınız;

-Görüşmenin sonunda, -yalan söylemeden- nezaket kurallarına riayet ederek istifade ettiğiniz konuları, yeni öğrendiğiniz bilgileri ya da zihninizde oluşan soruları zikredip bunlar için ona özellikle teşekkür edebilirsiniz;

-Diyelim ki mezun oldunuz, bir yerde çalışıyorsunuz, yıllar sonra bir vesileyle hocanız ile görüşmek istiyorsunuz, o da sizi kabul etti. Bu durumda görüşmenin başında veya sonunda kartvizitinizi hocaya sunmak uygun olabilir. Böyle biri ziyaretime geldiğinde, ‘İsterseniz adresimi ve telefonumu yazabilirsiniz hocam’ dediğini hatırlıyorum. Benim yerimde olsaydınız ne derdiniz, ne yapardınız?

Görgü kuralları doğuştan öğrenilmiyor, değil mi?

Allah herkese sabırlar, akıl ve zeka ihsan etsin!

Zor zenaattır insan ilişkileri.

Sizi seviyorum, biliyorsunuz değil mi?
Harun Anay/08.09.2013.
----

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.