17 Eylül 2013 Salı

ÖRNEKLERLE DİNDARIMSI ZİHNİYETİ-(12)

ÖRNEKLERLE DİNDARIMSI ZİHNİYETİ-(12)

12-‘Sayın çağdaş İslam filozofumuz Prof.Dr. Abuziddin Berberoğlu, yüksek zatınız daha çok gençken, felsefe hakkında okuduğunuz eserler beşi-onu bile geçmemişken BÜTÜN BATI DÜŞÜNCESİNİ HARMANLAYIP bazı fikri gelişmelerin ARKAPLANINI yazdınız. Kendi adınıza bastırdığınız bu kitabı vaktiyle ben de okumuş ve sizi çok takdir etmiştim. Benim gibi onlarca kişinin sırf bu kitaptan dolayı sizi takdir ettiğine şahit oldum. Aradan yıllar geçince anladım ki, bu ARKAPLAN KİTABI TAMAMEN HIRSIZLIKLA YAZILMIŞ. Eksiksiz bir İNTİHAL YAPMIŞSINIZ. Bu hırsızlık mahsulü kitabınızı da ekleyerek akademik ünvanlar aldınız. İşin en tuhaf yanı ise, bu kitabınızı bir FİLOZOF OLARAK ‘DÜŞÜNSEL’ ve ‘ENTELEKTÜEL’ arayışlarınızın yer aldığı bir çalışma olarak sunuyorsuzun. İNTİHAL yapmak size, kimden miras kaldı? İntihal sizin dininizin, imanınızın, şerefinizin bir gereği mi? İnsan içine nasıl çıkıyorsunuz? Hadi gençken böyle bir halt işlediniz diyelim, NASIL UTANMADAN, SIKILMADAN ve ARLANMADAN olgunluk ve yaşlılık döneminizde bile hâlâ böyle bir HIRSIZLIĞI, kendi düşünsel çabalarınızın mahsülü sayıyorsunuz? Bu millet enayi mi? İlahiyat öğrencilerine, hocalarına ve meslektaşlarınıza GERİ ZEKALI MUAMELESİ YAPTIĞINIZDAN DOLAYI HİÇ Mİ YÜZÜNÜZ KIZAR MIYOR? İnsan içine nasıl çıkıyor sunuz? Temiz duygularla karşınıza çıkan öğrencilerin yüzlerine nasıl bakıyorsunuz? Sizde AR YOK MU? Sizde NAMUS yok mu? Sizde, ŞEREF yok mu? Siz de HAK duygusu hiç mi gelişmedİ?’ diye dindarımsı büyük filozofumza sorulunca şöyle cevap verir.’

-‘Bak kardeşim! Mesele şudur: TO BE OR NOT TO BE, yani OLMAK YA DA OLMAMAK. Bu söylediklerin ve sorularının hiç bir anlamı yok. Değersiz şeyler. Herkes birbirinden istifade ediyor, herkes birbirinin görüşlerini alıyor. BEN ALMIŞIM ÇOK MU? Üstelik KAFİRLERDEN almışım. Kafirlerden hırsızlık yapmak, samimi bir müslümanın ödevidir. Benim en güvendiğim ve veli nimetim hocam da aynı yollarla BÜYÜK FAKİH OLDU. Şimdi bir sözünü kimse iki etmiyor. Üstelik hanları ve hamamları var. Herkesin aynı şekilde başarılı olmasını dilerim. İbn Sina da Aristo’dan istifade etti, Farabi de Eflatun’dan istifade etti. Ne var bu söylediklerinde? Sen utan! Bahsettiğin eserim, basılalı yıllar oldu. Bu eser hakkında hiç kimse senin söylediğin gibi bir lafı etmedi. HERKES BUDALA DA SEN Mİ AKILLISIN? SEN Mİ SADECE YABANCI DİL BİLİYORSUN? SENDEN BİN KAT DAHA İYİ İNGİLİZCE BİLEN İNSANLAR BİLE BENİM KİTABIMI hep takdir ettiler. Senin gibi felsefe ve din düşmanlarının yüzünden memleket bu hallere düştü. Senin gibiler olmasaydı şimdiye kadar çok büyük filozoflar yetiştirmiştik. Ne demiş Vitgenştayn: ‘Hırsızlık yapmayanın anasını..’ (yani, Men lem yesrik..)’. Haydiger (ki bu kelime Türkçe HAYDİ-GER kelimelerinden gelir, bir ihtimal de Arapça ‘heyyâ nesrik’ ifadesinden gelir): ‘İnsanlık tarihi hırsızlıklar tarihidir’. Kaldı ki benim yaptığım asla hırsızlık sayılamaz. İnançlanırmıza hizmettir. Yazıklar olsun sana! Böyle de iftira atılır mı? Hocama söyleyeceğim, senin hakkında bir fetva versin de cehennemi bu dünyada gör!’
Harun Anay/17.09.2013.
harunanay.blogspot.com
facebook.com/hasimharun.anay
twitter.com/HarunAnay
----

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.